Bölüm 454 : Lenny Vs Orman Kafalılar

Bu çok şiddetli bir tekmeydi. Ancak bu yerin duvarları sağlamlık göz önünde bulundurularak yapılmıştı. İnanılmaz bir şekilde, Lenny duvarın büyük bir kısmına çarptığını hissetti. Lenny elini sallayarak kaşlarını çattı ve Katana kılıçları depoya geri kayboldu. Lenny, Katana'nın bu dövüş için uygun olmadığına çabucak karar verdi. Bunun yerine, iki tabanca ellerinde belirdi. Bir eliyle ağzını silerken, bu üçünü dikkatle izledi. *SURVEYOR* <Ad: Rhino Head> <Irk: İnsan (Mutant)> <Seviye: 39> <Rütbe: Küçük İblis rütbesi 6 (derin iblis alemine bir adım)> <Güç: 9000> <Çeviklik: 3000> <HP: 7000/7000> <Deneyim 6800/7000> /Yetenekler/ *Toprak Sarsıntısı: Yeri bile yarabilecek inanılmaz titreşimler gönderebilir. *Çelik Gövde: Delinmez deri <Ad: Hippo Head> <Irk: İnsan (Mutant)> <Seviye: 38> <Rütbe: Küçük İblis rütbesi 6> <Güç: 6400> <Çeviklik: 6000> <HP: 6000/6000> <Deneyim 5600/6000> /Yetenekler/ *Lastik Derisi: Tüm saldırıları saptırır. Kırbaç olarak da kullanılabilir. *Bileşik saldırı: Kardeşlerinden herhangi birinin verdiği saldırının etkisini birleştirir. <Ad: Timsah Kafalı> <Irk> İblis (İnsanlık arındırılmış)> <Seviye: 38> <Rütbe: Küçük İblis rütbesi 6> <Güç: 8000> <Çeviklik: 3000> <HP: 6000/6000> <Deneyim 5700/6000> /Yetenekler/ *Çene: çelik kırma yeteneğine sahip dişlere sahip çeneler *Zehirli Pençeler: Pençelerle yaralanıldığında, 10 dakika boyunca iyileşme imkansızdır. Lenny onların istatistiklerini gördü ve çenesi yere düşecek gibi hissetti. Tabii ki, onların istatistiklerini görebildiği için mutluydu, bu onların güçlerinin kendisinden çok da uzak olmadığı anlamına geliyordu. Ama sorun orada değildi. Sorun, sahip oldukları yeteneklerin türündeydi. Her biri birbirini neredeyse mükemmel bir şekilde tamamlıyordu. Eğer onlardan biriyle tek başına dövüşmek zorunda kalsaydı, o kadar da zor olmazdı, ama üçü birden başka bir şey olurdu. Ancak onun da bazı hileleri vardı. İlk olarak, tabancalarını ateşledi. *Bang* Bang* Bang* Her atışını doğrudan kafalarına nişan aldı. Beklenildiği gibi, kurşunlar onların inanılmaz sert derilerinden sekti. Hippo'nun kafasına isabet eden kurşun, sekip Lenny'nin kafasına geri döndü. Tabii ki, Lenny zamanında kenara çekildi ve kurşundan kurtuldu. Lenny tekrar ellerini salladı ve mermi kemerlerine bağlı iki makineli tüfek ortaya çıktı. Hiç vakit kaybetmeden ateş yağmuruna tuttu. *Ratatatatatatatat!!!* Bu sefer, kardeşler yüzlerini korumak için ellerini kaldırmak zorunda kaldıkları için biraz etki oldu. Lenny bunu not aldı. Yine de mermiler derilerinden sekip gitti ve Lenny, bariz nedenlerden dolayı Hippo'nun kafasına ateş etmekten çoğunlukla kaçındı. Ama bu yeterli değildi, onları sadece biraz geriye itti. Croc kafası yüksek sesle güldü, kahkahası silahların gürültüsünü bile bastırdı. "Hepsi bu mu, et parçası? Kurşunların fena değil, ama benim ve kardeşlerime karşı, etine ekstra köri eklemek gibi bir şey!" Lenny'nin kaşları daha da çatıldı. Ama henüz pes etmemişti. Makineli tüfekler işe yaramayacağına göre, başka bir yol denemek daha iyiydi. Deposundan bir yaratığı feda ederek, Lenny aniden bir bazuka çıkardı. Bu elbette normal bir Bazuka değildi. Gövdesinde runik semboller işlenmişti. Bu, kullandığı silahlar gibi, onun da güçlendirilmiş olduğu anlamına geliyordu. "Hey, orman kafalılar! Beni bu kadar yemek istiyorsanız, neden benim silahımın tadına bakmıyorsunuz? Lenny düğmeye basarken kıkırdadı. *Boom!* Savaş başlığı namludan fırladı. Arkasındaki ateşli alevlerle, önündeki Croc'un kafasına doğru fırladı. Hemen, Croc savaş başlığını havada yakaladı. "Taze et mi bu, daha büyük bir mermi mi?" "Ne demek istiyorsun?" Lenny gülümsedi. "Yemek senin için fazla 'BOOM' oldu." "NE!?" Croc kafası eline baktı, ama çok geçti. *BOOM!!!* Yüksek bir patlama duyuldu ve üç kardeşi de açık alana fırlattı. Tesadüfen, patlama bir duvarı delip geçti ve birkaç metre yükseklikten arenaya düştüler. Üç yüksek DUD sesi duyuldu. Doğal olarak, neler olup bittiğini merak eden birçok insan koşarak geldi. Hatta korumalar da büyük, ağır kulplu sopalarıyla kavgayı bitirmek için koştular, ancak köşeden izleyen Yaşlı Zod, çatışmanın Lenny'ye karşı üç kişi olduğunu biliyordu. Anında muhafızları durdurdu ve "Bir dakika bekleyin, onları durdurmayın. Haftaya bizi nelerin beklediğini görelim" dedi. Muhafızlar birbirlerine baktılar. Bir yaşlı onlara talimat verdiği için, olayı görmezden gelmeye karar verdiler. Diğer tarafta Agnes ve Vine vardı. Vine, Lenny'nin sınav sonucunu ve gelecekte Büyük İblis alemine yükselebileceğini övünmek için koşarak gelmiş ve ikisi yine tartışmaya başlamıştı. Agnes'in yüzüne bunu sokabilmek ona inanılmaz bir sevinç vermişti. Tam o anda, başlarının çok üstünde bir patlama oldu ve üç kişi olgunlaşmış mangolar gibi arenaya düştü. Bu, iki kadını da şaşırttı. Ancak bu açıkça bir kavgaydı. Hemen, izlemek için yerlerine oturdular, bu anonim bir anlaşmaydı. Üç kardeş Sandy Arena'ya düştü. Yavaşça ayağa kalktılar. Croc Head'in derisinde birkaç şarapnel parçası ve çeşitli yerlerinde hafif kanamalar dışında, onlara fazla zarar gelmemişti. Etraflarına bakındılar, doğal olarak Lenny'nin de arenaya atlayacağını bekliyorlardı. Sonuçta, iş bu noktaya gelmişti. Ancak Lenny gelmedi. *BOOM!* BOOM!* BOOM!* Bazukasından onlara daha fazla savaş başlığı fırlatıldı. Üç savaş başlığı daha üzerlerine yağdı. Ne yazık ki, Hippo kafası ve Rhino kafası önlerinde durup atışları karşıladıkları için yine de fazla hasar vermedi. Lenny buna kaşlarını çatarak aniden gölgelerin arasına battı. "Taze et!" Rhino bağırdı, "Nerede lanet olasıcalar? Aşağı inin ve erkek gibi savaşın." "Erkek mi?" diye düşündü Lenny ve sırıttı. Balık olarak adlandırılsa bile, saldırıları geri püskürtebilen bir deriye sahip bir rakiple yüz yüze gelmek istemezdi. O bir suikastçıydı ve bir suikastçı gibi savaşacaktı...