Bölüm 106 : Festival Hazırlıkları [1]

Üç gün göz açıp kapayıncaya kadar geçti. Bir haftalık tatilleri nihayet sona ermiş ve pazartesi günü gelmişti. Şu anda sınıf toplantısı zamanıydı. Yine tanıdık bir manzara. Öğrenciler tatilde neler yaptıklarını konuşarak birbirleriyle sohbet ediyorlardı. Tüm derslik hareketliydi. Ancak, tanıdık bir figür kapıdan girince, sınıf bir anda sessizliğe büründü. Pürüzsüz kahverengi saçları dalgalandıkça tüm gözler ona çevrildi. Göz alıcı bir manzaraydı. Akademinin en güzel profesörlerinden biriydi. Vanessa kürsüye doğru ilerlerken elindeki belgeleri düzenleyip yakındaki bir masaya koydu. Ela gözleri, her bir öğrencinin endişeli yüzlerini taradı. Çünkü herkes bugünün ne anlama geldiğini çok iyi biliyordu. Ön sınav sonuçları nihayet dağıtılacaktı. Gergin bir sessizlik odayı kapladı. Ancak Vanessa'nın sesi havada yankılanınca sessizlik bozuldu. "Öncelikle, son sınavda en iyi üç öğrenci arasına giren bu üç öğrenciyi tebrik etmek istiyorum." Elini uzattı ve podyumdaki beyaz dairesel cihaza tıkladı. Tık— Aniden, arkasında mavi bir hologram çerçevesi belirdi. Çerçeve içinde tanıdık bir yüz belirdi. Brandon'ın çok iyi tanıdığı bir yüz. [Brandon Locke] [Puan: 800/800] [Sıra: 1] Brandon bu manzarayı görünce gözleri fal taşı gibi açıldı. Ama kısa sürede yüzünü normal haline geri getirdi. Bu beklenen bir şeydi. Mükemmel bir puan almazsa, yeteneği bir hiç olacaktı. Teknik olarak hile sayılmazdı. Sonuçta kitapları okumak zorundaydı, ama [Hızlandırılmış Algılama] yeteneğinin yardımıyla. Doğru, hile değildi. 'Tabii ki hayır.' Kesinlikle. "Vay canına, tam puan mı? Bu delilik..." "Sadece güçlü ve yakışıklı değil, aynı zamanda zeki de!" "Çok kıskandım..." Brandon, sınıf arkadaşlarının yorumlarını duyunca yüzü seğirdi. "Tebrikler." Raven'ın sesi yanından geldi. Başını ona çevirip bakarak, o da aynı şekilde karşılık verdi. "Sana da." "Teşekkürler." Sonuçta... [Raven Blackheart] [Puan: 799/800] [Sıra: 2] Tek bir hata. "Haa…" Raven, yaptığı hataya sadece iç çekerek tepki verebildi. "...Zamanım yetmedi." "Sadece ön sınav. Ara sınavlarda birinci olabilirsin." Brandon arkasını döndü ve gözleri tanıdık koyu kırmızı bir bakışla karşılaştı. Dudaklarını sıkarak, ona kayıtsız bir gülümseme attı. "Sana da tebrikler." Rachel ona gülümsedi. "Mükemmel bir not almak çılgınlık. Ben bununla rekabet edemem." Omuzları çöktü. [Rachel Asami] [Puan: 772/800] [Sıra: 4] Ve diğer arkadaşları için... [Sarah Aurae] [Puan: 797/800] [Sıra: 3] [Amy Ashfield] [Puan: 745/800] [Sıra: 5] [Claire Victoria] [Puan: 688/800] [Sıra: 11] [Reinhard Van] [Puan: 578/800] [Sıra: 220] "Kahretsin, bunun yüzünden harçlığım kesilecek!" "Haa... Daha çok çalışmalıydım." "Keşke Brandon kadar zeki olsaydım…" Öğrenciler hayal kırıklıklarını dile getirmeye devam ederken, bazıları en yüksek puanı alan öğrenciyi aktif olarak övüyordu. "Hile yapmadım." Brandon kendine bunu söyleyip duruyordu. "Hayır." Kesinlikle yoktu. Vanessa ellerini çırptığında oda bir kez daha sessizliğe büründü. Çırp! Çırp! Hemen herkesin dikkatini çekti. "Vakıf Festivali yaklaşıyor. Hepinize festival sırasında gerçekleşmesini istediğiniz etkinlikleri ve katılmayı planladığınız etkinlikleri önerme hakkı verilecek." Brandon, gerçekleşebilecek etkinliklerin farkındaydı. Sonuçta, bu, Öğrenci Konseyi Başkanı'nın küçük kardeşi olmanın avantajlarından biriydi. Belle, görevlerini onunla tartışan biriydi. "Her sınıfın kendi standı olacak. Hepiniz birlikte çalışacaksınız. En fazla gelir elde eden sınıf için bir sıralama yapılacak. Liderlik görevini üstlenecek birini arıyoruz." "Lider" kelimesi ağzından çıkar çıkmaz, nedense... Tüm gözler Brandon'a çevrildi. Ne zamandan beri sınıfın lideri olarak görülecek kadar önemli bir kişi olmuştu? Elbette her kategoride birinciydi. Ama bu, liderlik için gerekli niteliklere sahip olduğu anlamına gelmezdi. Öncelikle, oldukça içe dönük biriydi. Sınıfı yönetme konusunda da hiç deneyimi yoktu. Raven gibi biri ondan daha uygun olurdu. "Brandon, buraya gel." Vanessa onu podyuma çıkmasını söylediğinde, korkuları kısa sürede gerçek oldu. "Reddedebilir miyim…?" Ne oluyor? Bundan kaçış yok. Sonra tereddütle ayağa kalktı ve merdivenlerden aşağı indi. Podyuma çıkarak sınıf arkadaşlarının her birinin yüzüne baktı. Sosyal kaygısı yeniden baş göstermeye başladı. Elbette, birkaç önemli kişiyle tanışmıştı, hatta bir keresinde bir CEO ile bile görüşmüştü. Ama kendini toparlayabilmesi için önceden hazırlık yapması gerekiyordu. Elli kişinin önünde ani bir doğaçlama performansı sergilemek onun güçlü yanı değildi. Bu da onun bir sonraki hareketini belirledi. "Siktir et..." [Hızlandırılmış Algılama] Ve bir anda, zihnindeki sis dağılmaya başladı. Sosyal kaygısı anında yok oldu ve yerini hızla akan düşünceleri aldı. Kendini toparlayıp duruşunu düzelten adam, elini podyuma dayadı. "Hepiniz benim duygularımı dikkate almadan beni lider olarak seçtiğinize göre, işleri nasıl yürüteceğim konusunda hiçbir şikâyet duymak istemiyorum." Herkesin gözleri ona çevrilmiş, ağzından çıkan her kelimeyi dinliyordu. "Öncelikle, yardımcılarım olacak gönüllüler lazım. İsteyenler öne çıksa, işler daha hızlı ilerler." Öğrencilerin gözlerinde bir tereddüt belirdi. Birbirlerine baktılar ve hiçbiri öne çıkmaya niyetli görünmüyordu. Güm! Ama o anda, tanıdık bir figür tereddüt etmeden ayağa kalktı. Brandon buna gülümsedi. Raven'ın gönüllü olacağını zaten bekliyordu. Ne de olsa o öğretmenlerin gözdesi bir öğrenciydi. Sınıfına katkıda bulunma fırsatını kaçıramazdı. Raven'ın hareketi, diğerlerini de harekete geçirdi ve tereddütler bir anda ortadan kalktı. Güm! Güm! Güm! Güm! Güm! Birkaç kişi yerlerinden kalkıp podyuma doğru yürüdü. Brandon'ın bakışları, hala oturmuş ve bakışlarından kaçıyormuş gibi görünen Rachel'a takıldı. Rachel kendi kendine ıslık çalarken, Brandon onun ayağa kalkmadan önce "Lanet olsun" diye mırıldandığını duydu. Güm! Böylece Brandon, sınıfı yönetmesine yardım edecek altı gönüllü toplamayı başardı. Sonunda, Raven'ın sağ kolu, Reinhard'ın ise sol kolu olacağına karar verildi. Geri kalanlar ise görevliler olarak atandı ve sınıfı yönetmeye ve yardımcı olmaya yardımcı olacaklardı. —Rachel Asami. —Cyrus Rosewill. —Zayn Westwood. —Kathlyn Venice. Bunlar, Vakıf Festivali'nde A Sınıfı'nın subayları olarak görev yapacakların isimleriydi. Sınıf toplantısından çıktıktan sonra, bir sonraki derslerine kadar iki saatlik boş zamanları vardı. Ancak Brandon şu anda dinlenmek için zaman ayıramıyordu. Bugün, disiplin komitesiyle ilk toplantısı vardı. Başlangıçta önce sınava gireceği söylenmişti. Ancak bir nedenden dolayı sınav iptal edildi ve hemen üye olarak kabul edildi. Disiplin kuruluna katılmak için gereken şartlar, öğrenci konseyinden tavsiye mektubu ve kendi sınıfında ortalamanın oldukça üzerinde bir not ortalamasına sahip olmak idi. Şu anda komitede yer alan tek birinci sınıf öğrencisi oydu. Raven'ı da komiteye almaya çalışmıştı, ancak bu fikri Belle'ye önerdiğinde komite zaten dolmuş gibi görünüyordu. Hedefine vardığında tanıdık bir siluet gözüne çarptı. İmparatorluk Ordusu'nun ziyafetindeki halinden farklı olarak, altın sarısı saçları omuzlarına dökülüyordu. Kusursuz yüzünde hiçbir leke yoktu, güzelliğini vurgulamak için hafif bir makyaj yapmıştı ve Brandon havada yayılan hoş lavanta parfümünün kokusunu alabiliyordu. Dudaklarını nemlendirmek için kullandığı dudak parlatıcısı ve masmavi gözleri anında onun bakışlarıyla buluştu. O, zarif ve düzgün bir güzellikti. Brandon bile Amelia'nın gerçekten güzel olduğunu kabul edebilirdi. Onu önceki dünyasının standartlarıyla ölçmek imkansızdı. Onun dünyasındaki çoğu güzel kadın, Amelia'nın yanında utanç duyardı. Onun geldiğini fark eden Amelia'nın yumuşak sesi kulaklarına ulaştı. "Gelmişsin." "Evet." "Diğerleri henüz gelmedi." Sonra kapıyı ona açtı. "İçeride bekleyebiliriz." "Tabii." Brandon başını salladı ve ikisi disiplin kurulu odasına girdi.