Bölüm 92 : Maceracıların Loncası

Michael ve Astraea sessizce maceracıların loncasına doğru yürüdüler. Michael, hayal mi görüyordu bilmiyordu ama Astraea ona kızgın gibi görünüyordu. Ona ne yaptığını hatırlamıyordu ama neredeyse hiç konuşmuyorlardı. Loncaya vardıklarında bile konuşmak istemedi, Michael küçük bir sohbet başlatmaya çalıştı ama onu görmezden geldi. "Sistem... Neyi yanlış yaptım, analiz edebilir misin?" Hmm... Herhangi bir sorun bulamıyorum, belki başka birine kızgındır, belki vampir kadına, bu sürekli kavga etmelerini açıklayabilir. "Olabilir..." Michael şüpheyle cevap verdi, Astraea'yı hatırlayabilmek için daha fazla anısı olmasını diledi, tek başına karanlıkta kalmak hoş bir his değildi. Eh, iyi tarafından bak, 2. seviyeye ulaştığında Yükseliş'e geçebilirsin, orada bazı şeyler öğrenebilirsin. "Denemeler gibi mi?" Evet, ama o kadar zorlu olmamalı, genellikle geçmişinden bir sahne canlanır... Boş ver, muhtemelen zor olacaktır. "Vay canına... moral verici konuşma için teşekkürler." Michael gözlerini devirdi ve resepsiyoniste doğru yürüdü. Lonca, daha önce gördüklerine çok benziyordu, nedense hepsi aynı tarzı takip ediyordu. "Merhaba, nasıl yardımcı olabilirim?" Resepsiyonist konuştu ve Michael bir tür görev almak istediğini açıkladı. Her yerde hedef mankenlerin dağınık olduğu bir tür sınav alanına gitmeden önce, kendileri hakkında bazı temel bilgiler vermelerini istediler. "Neden deneme sınavındaki test biraz daha... basitmiş gibi geliyor?" diye düşündü Michael ve sistem hemen cevap verdi. "Senin mana seviyeni ölçtü, savaş becerilerini değil. Bu seferki tam tersi, ancak mana konusunda yetenekli olduğunu gösterirsen, bu da işe yarar." "Ah evet... doğru." Michael ve Astraea, resepsiyonist bilgilerini sınav görevlisine verirken yeteneklerini sergilemeleri istendi. "Michael, 14... Sen başla, şu mankeni saldır." Adam, en yıpranmış görünen hedef mankeni işaret etti. Michael'ın yaşına göre yargıladı, yaşını tam olarak tahmin edemese de. Buraya ilk geldiğinde edindiği istatistikler sayesinde, büyüme hızı çok artmıştı, tabii ki daha hızlı yaşlanacak kadar değil. Ancak bu, ergenliği geçmesi için yeterliydi ve oldukça uzun bir süre önce, bunun tapınakta kaldığı dönemde olduğunu varsayıyordu. Sesi bile kalınlaşmıştı, ancak Freya dışında konuşacak pek kimse olmadığı için o zaman fark etmemişti. Michael, sınav görevlisine başını salladı ve mankenin yanına yürüyerek tek bir Işık Kılıcı çağırdı ve mankene indirdi. Hiçbir şey olmamış gibi göründü, ancak bir saniye sonra manken ikiye bölünmüştü. Arkasını dönüp sınav görevlisinin şok olmuş ifadesini fark etti ve Astraea'nın yanına geri döndü. "A-Evet, aferin Michael, çok etkileyiciydi. Sırada... Astraea, sen de aynısını bu manken üzerinde yap." Michael'ınkinden biraz daha sağlam görünen bir hedef mankeni işaret etti. Astraea, yerinden kıpırdamadan, Michael'ın yaptığı gibi mankeni ikiye böldü. "Zar zor gördüm..." Michael iç geçirdi ve sınav görevlisinin belgelerini düşürdüğünü gördü, sonra hızla eğilip onları aldı. "İkiniz de geçtiniz, alın bunları." Sınav görevlisi ikisine de yeşil boş plaketler uzattı. "Bunları resepsiyona geri götürün, size daha yüksek bir rütbe vermek isterdim ama elimden gelen bu, üzgünüm." Sınav görevlisi özür dileyerek belgelerini küçük bir damga basarak geri verdi. "Teşekkürler" dedi Michael ve Astraea ile birlikte resepsiyona dönerek Maceracı Kimliklerini tamamladı. Resepsiyon görevlisi, bu rengi görünce şaşırmış gibiydi, çünkü sadece sınavla böyle bir şey almak hiç de yaygın değildi. Resepsiyon görevlisi, umursamadığı rastgele bilgileri belgelere yazmaya başlarken, sisteme "Bu dünyanın maceracı sıralaması var mı?" diye sordu. F'den A'ya kadar var, S sıralaması da var ama bu dünyada çok nadir görülür. C sıralamasını aldınız, bu başlangıçta alabileceğiniz en yüksek sıralama. "Sıralamaları sanki hiçbir şey değilmiş gibi dağıtmalarına şaşırdım, daha fazla test olacağını sanıyordum, o zaman herkes C sırasına girebilir mi?" Michael, hedef mankeni yok etmenin oldukça kolay olduğunu düşünerek bu konuyu düşündü. Astraea'nın yok ettiği mankenle de zorlanacağını sanmıyordu. "İşte, bitti." Resepsiyonist belgelerini aldı, ama bunun yerine ikisinin de isimlerinin yazılı olduğu plaketleri geri verdi. Ve bunların hemen altında, açık italik yazıyla C Sıra, yazıyordu. O kadar da kötü gelmedi, her maceracı görevi yaptığında heyecanlanıyordu. "Hemen istekleri seçmeye başlayabilir miyiz?" Michael, tüm isteklerin yazılı olduğu duvara bakarak resepsiyoniste sordu. Deneme sırasında olduğu gibi, hepsi tahta bir duvara minyatür bıçaklarla tutturulmuştu. Resepsiyonist küçük bir gülümsemeyle açıklamaya başladı: "Tabii ki, sadece alacağınız görevlerin sizin rütbenizin 2 üstünde olmamasına dikkat edin, alabileceğiniz en yüksek görev B rütbesidir." "Adil." Michael resepsiyon görevlisine başını salladı ve isteklerin asılı olduğu duvara doğru yöneldi. Hepsi oldukça basit görünüyordu, hayvan arama istekleri onu biraz güldürdü bile. Ancak, hepsine bakmaya devam ettikçe, hiçbirinin kendi tarzına uymadığını fark etti, çoğu oldukça basitti. Ve şaşırtıcı bir şekilde, canavar avlama istekleri neredeyse hiç yoktu, olanlar da D seviyesi veya altındaydı. Michael dinlenmek istiyordu, ancak saldırılarını bile göremeyen canavarları öldürerek gelişemezdi. Tembellik yaparken bile becerilerini geliştirmek istiyordu. Michael sonunda iyi bir şey bulmaktan vazgeçti ve kaderine boyun eğdi. "Hiçbir şey yok... Kedi bulma istekleri nerede..." Ancak, kolundan hafifçe çekilince dönüp baktı, Astraea elinde bir istek tutuyordu. "Bunu yapalım" dedi ve kağıdı ona vererek okumasını sağladı. "F sınıfı...?" Michael, Astraea'ya şüpheyle baktı ve bu, Astraea'nın kaşlarını seğirtmesine neden oldu. "Tamamen oku" dedi ve kolunu çimdikledi. Michael, Astraea'nın kendisinden çok daha güçlü olmasaydı, bunu şakacı bir hareket olarak değerlendirirdi. O küçük çimdikle onu havaya kaldırabilirdi. "Tamam..." Michael kabul etti ve Astraea gevşedi, beklentiyle ona baktı. "Ev yeniden inşa talebi... gerçekten mi?" Michael'ın şüpheleri hiç azalmamıştı. Ancak okumaya devam ettikçe gözleri fal taşı gibi açıldı. "Eşyalarım rastgele kayboluyor ve evim çarpık görünüyor, biri gelip tamir edebilir mi, bira ile öderim." Hiçbir şey bilmeyenlere aptalca gelirdi, ancak şans eseri Michael seyahatlerinde buna benzer bir durumla karşılaşmıştı. Çatlak. "Evet... şehirde, hem de, oldukça ciddi bir durum gibi görünüyor." Michael, talebi Astraea'ya geri verdi ve başını salladı. Bu küçük hareket, Astraea'nın yüzünde geniş bir gülümseme belirmesine neden oldu ve hemen resepsiyoniste gidip talebi kabul etti. "Yırtık tehlikeli, değil mi?" Evet. "Ama tamamen başka bir dünya ise, o zaman tehlikeli değil, değil mi?" O dünyadan biri zorla bu dünyaya girmeye çalışıyorsa, niyetlerinin iyi olmadığına emin olabilirsin. Michael, Astraea'nın mühürlenmiş ve sarılmış talebi ile ona doğru yürürken onu izledi. Resepsiyonistin söylediklerini aktardı, fazla bilgi yoktu, sadece talebin genel yeri ve tabii ki tamamlanması halinde verilecek bira ödülü. "Birayı düşünmek bile midemi bulandırıyor..." Michael titreyerek konumu haritasına baktı. Sistem yeteneklerini daha da mükemmelleştirdiği için bunu oldukça hızlı yaptı. "Söylesene... eğitimden bahsederken, yalnız kalmam ve bolca boş zamanım olması gerektiğini söylediğinde bunu mu kastetmiştin?" Evet, ancak henüz yapman gereken başka bir bölüm daha var, bu biraz farklı ve şimdilik diğerlerinin bunu bilmemesi daha iyi olur. "Neden? Bana söyleyemez misin? Neden bu kadar gizemli davranıyorsun?" Tek söyleyeceğim, benzer ama farklı olacak, sonunda aynı sonucu verecek, yani seni daha güçlü yapacak. "Tamam..." Michael içini çekip önden giden Astraea'nın peşinden gitti. "Neden bu kadar hızlı...