Bölüm 307 : Cesur (1)

BUZZ BUZZ Ken sistem penceresine bakarken, telefonunun titrediğini hissetti ve şokundan çıktı. Yarım aklı ile telefonuna baktı ve Ai'den denemelerin nasıl gittiğini soran bir e-posta gördü. "Ah, lanet olsun..." Ona daha önce e-posta göndermek istemişti ama Kei'nin hayat hikâyesini dinlemek zorunda kalmıştı. Ken hızlıca bir mesaj göndererek, ön elemeye seçildiğini ama sonucu yarın öğleden sonra öğreneceğini yazdı. Ken, uyuması gerektiğini ve sonuçları öğrenir öğrenmez yarın öğleden sonra ona ulaşacağını söyleyerek bahane uydurdu. "Popüler olmak zor iş" diye düşündü içinden ve dikkatini tekrar sistem penceresine verdi. Sistemi aldığından beri, "Özellik" diye bir şey duymamıştı. Beceriler ve işlevler vardı, ama böyle bir şey ilk kez duyuyordu. "Acaba ne işe yarıyor?" KULLANICI İSTATİSTİKLERİ: >Fiziksel Uygunluk: SS >Atış: SS- >Saha Oyunu: B >Oyun Zekası: B >Zihinsel: SS >Beceri: 20 >Özellikler: 1 (yeni) Dikkatini çeken yanıp sönen simgeye tıkladı, ancak bir metin duvarıyla karşılaştı. Özellik: Cesur Açıklama: Cesur özelliği, kullanıcıya sarsılmaz bir kararlılık ve yenilmez bir ruh verir, korku veya tereddüt olmadan her türlü zorluğun üstesinden gelmesini sağlar. Bu özellik, zihinsel dayanıklılığını artırır, yüksek baskı altında olağanüstü dirençli hale getirir ve rakiplerin sindirme veya cesaret kırma girişimlerine karşı neredeyse bağışık hale getirir. Cesur özelliği ile kullanıcı, cesaret ve kararlılığın simgesi haline gelir, takım arkadaşlarına ilham verir ve zafer için yılmaz bir mücadele örneği sergiler. Etkileri: Korkusuz Zihin: Kullanıcının kendine güveni sarsılmazdır, en zorlu koşullarda bile soğukkanlılığını ve düşünce netliğini korumasını sağlar. Dayanıklılık Artışı: Kullanıcının, kötü bir performans veya sakatlık gibi aksiliklerden hızla kurtulma yeteneğini artırır. İlham: Kullanıcının cesareti ve kararlılığı, takım arkadaşlarını motive ederek moral ve performanslarını artırır. Korkutmaya Karşı Direnç: Rakipler, durum veya provokasyon ne olursa olsun, kullanıcıyı sarsmak veya moralini bozmak için çok daha fazla çaba sarf etmek zorunda kalır. Baskı Altında Gelişmiş Performans: Kullanıcının beceri ve yetenekleri kritik anlarda güçlenir, bu da en zorlu durumlarda üstün performans göstermesini sağlar. "Eh?" Ken, gözlerine inanamadan birkaç kez gözlerini kırptı. Sanki bir gecede piyangoyu kazanmış gibi, bir coşku dalgası onu sardı. Uzun zamandır ilk kez, Ken sistemin ne kadar hileye benzeyen bir sistem olduğunu bir kez daha hissetti. Bu özellik, aynı anda 5 beceriye sahip olmak gibiydi. Bir yıldan fazladır bu sistemi kullanmasına rağmen, bu özellikleri ilk kez fark etmesi ona oldukça garip geldi. Sanki bu özelliklere erişmek için gerekli koşullar veya önkoşullar eksikti sanki. "Acaba zihinsel notumdan mı kaynaklanıyor?" diye düşündü içinden. Şimdi düşündüğünde, Cesur özelliği esas olarak tavırları ve zihinsel durumuyla ilgiliydi. Sonuçta, Cesur kelimesi zorluklar karşısında cesaret ve korkusuz kararlılık anlamına geliyordu. Ken heyecandan vücudunun ısındığını hissetti. Bu özellik sadece oyunlarda değil, gerçek hayatında da ona fayda sağlayacaktı. Kei'ye karşı hissettiği tedirginliğin tamamen kaybolmaya başladığını hissedebiliyordu. "Ne hazine ama... Başka ne özellikler vardır acaba?" Hırslı düşüncelerini azarlayarak hızla başını salladı. "Bu kadarını elde ettiğim için şimdiden mutlu olmalıyım." Açıklamayı birkaç kez daha okuduktan sonra yüzünde geniş bir gülümseme belirdi. En azından bu, Milli Takıma girmek için verdiği mücadelede ona yardımcı olacaktı. "Mika, uyku protokolünü etkinleştirir misin?" diye kibarca sordu. Yatmadan önce bu kadar heyecanlanınca uykuya dalmakta zorlanacağını biliyordu. Neyse ki ona yardım edebilecek yararlı bir arkadaşı vardı. [Anlaşıldı. Uyku protokolünü etkinleştiriyorum, iyi geceler. "Eh?" Ken'in gözleri kapanmaya başladığında, Mika'nın iyi geceler dediğini fark etti. Daha önce hiç yapmadığı bir şeydi. Ancak, bunu soramadan, çoktan rüya alemine girmişti. BUZZ BUZZ Yokohama'da Ai yatakta uzanmış, pencereden dışarıdaki hilal şeklindeki ayı seyrediyordu. Telefonunun sesini duyar duymaz mesajı açtı. Ancak, bir saniye sonra güzel yüzü hayal kırıklığına uğradı. "Neden böyle davranıyor?" diye mırıldandı ve telefonu aniden kapattı. Hayallerinin peşinden gitmek için okulunu değiştireceğine dair kararını Ken'e söylemek istiyordu, ancak fırsatını bulamamıştı. Okul dönemi 1 hafta sonra başlayacaktı. Ondan sonra, ailesinin yardımıyla Tokyo'ya taşınacak ve kendi dairesinde yaşayacaktı. Biraz bencilce olabilirdi, ama bu gerçekleşmeden önce onu birkaç kez daha görmek istiyordu. Ancak kader buna izin vermiyor gibiydi. Ai başını salladı. Ken'i suçlayamazdı, çünkü o en üst düzeyde beyzbol oynama hayallerinin peşindeydi. Ai, haberin onu olumsuz etkileyebileceği için onu rahatsız etmek istemiyordu. "Ben gittiğimde üzülür mü acaba?" Ai hüzünle düşündü. "Beni özler mi?" *** Ertesi sabah Ken saat 5'te dinç bir şekilde uyandı. Oturup esnediğinde, diğer yataktan ritmik horlama sesleri geldi. Dün geceki gibi, Ken artık ondan korkmuyordu, muhtemelen dün geceki piyango ikramiyesinin etkisiyle. Gülümseyerek yataktan atladı ve hızla giyindi. Kahvaltı vaktinden önce koşmak istiyordu. Odasından çıktıktan sonra Daichi ve Hiroki'nin kaldığı odaya doğru yürüdü. Kapıyı açmak üzereyken garip bir ses duydu. "Urgh Haah urgh haah." Diğer taraftan gelen homurdanma ve ağır nefes alma sesleri, yüzünün şok ve inanamama ifadesine dönüşmesine neden oldu.