Bölüm 1035 : Bana gel. 3

"Seni hareket ettireceğim... Bu lanet ayı yok etmek zorunda kalsam bile." Avucunu Victor'a doğrulttu ve yoğun bir yıkıcı enerji ışını Victor'a doğru uçtu. O ışık demetine bakan Victor, havaya rahatça yumruk attı. Bir an için gerçeklik bozuldu ve ona doğru gelen güç Kali'ye geri döndü. [... O gerçekliği yumrukladı mı?] Amara konuştu. [Evet...] Roxanne, kız kardeşi kadar şok olmuş bir şekilde başını salladı. [Bu saçmalık.] Amara iç geçirdi. [Hepimiz biliyoruz.] Roxanne de iç geçirdi. Kali bulunduğu yerden kayboldu ve Victor'un arkasında belirdi. Başlangıçta o ışık huzmesi sadece Victor'un dikkatini dağıtmak içindi, ama onun böyle geri göndereceğini beklemiyordu. "Buna hala dövüş sanatı denebilir mi?" Kali inanamadan düşündü, ama hareketlerine devam etti. Ellerini pençe şeklinde açarak, yıkım gücü hayvan pençelerine benzeyen iki yapıya dönüştü. Victor'a saldırdı, ama pençeler onun cildine değmeden üç santimetre önce durdu. Kali, kendi gücüyle bile yok edemeyeceği son derece dirençli bir malzemeye çarpmış gibi hissetti. "... Bu ne? Bu sadece dövüş sanatı değil..." Bu sözleri söylerken gururu incindi. Sonuçta, sanki öfke nöbeti geçiriyormuş gibi görünüyordu, ama çok meraklıydı. Victor'u tanıyan Kali, onun dövüş sanatları dışında başka bir şey kullanmayacağını söylediğinde sözünü tutacağını biliyordu. Yani şimdi kullandığı teknik, onun bilmediği bir tür dövüş sanatı olmalıydı. "Zamanla çeşitli dövüş sanatları öğrendim ve emdiğim varlıkların anıları aracılığıyla da çeşitli dövüş sanatları gördüm. Bu deneyimler sayesinde, yedi seviyeli ustalık derecesine sahip, kendine özgü bir dövüş sanatı stili yaratmayı başardım. Bu dövüş sanatı, ölümlü olduğumdan beri öğrendiğim her şeyin birleşimidir." "Az önce saldırdığın şey, benim 'enerji bariyeri' dediğim şeydi. Vücudumdaki enerjiyi döngüsel olarak kullanarak, yenilenen sonsuz bir enerji döngüsü yaratıyorum." Koyu mor bir enerji Victor'un vücudunu kapladı. "Elbette, böyle bir teknik sadece iyi rejenerasyon yeteneğine sahip doğaüstü varlıklar tarafından kullanılabilir, çünkü fiziksel bedenden çok şey gerektirir." "Bu, kendimi korumak için ilahiliğimi kullanmaktan farklı değil mi?" "Yanlış, gözlerinle bak, anlayacaksın." Victor'un emrini yerine getiren Kali, enerjinin Victor'un ruhunun ince bir tabakasıyla kaplı olduğunu gördü. "... Sen deli misin?" Bu gerçek bir soruydu. Ne tür bir deli ruhunu böyle kullanır ki? "Ruhuna zarar verebilecek sadece iki şey vardır, END tanrısallığı ve ruh manipülasyonu." Victor bir dövüş sanatları pozunu aldı, ağırlık merkezini alçaltıp sağ kolunu kaldırdı. "Şu anda gördüğün şey, dövüş sanatımın 7. seviyesi, tüm hareketlerimin ince bir ruh tabakasıyla kaplı olduğu seviye." Sadece ince bir tabaka olmasına rağmen, ruhunun özellikleri nedeniyle, ruhu esasen evrendeki en dirençli nesneydi. "Unutma, Kali. Dahi ile deli arasındaki fark, birinin sonuçları olması, diğerinin olmamasıdır." Victor'un sağ eli tamamen karardı ve mor renkli güç damarları kolunu kapladı. Kali, bulunduğu yerden kıpırdayamayınca gözlerini genişletti! Aşağıya baktığında, tüm zeminin örümcek ağları gibi bilinmeyen mor bir enerjiyle kaplı olduğunu gördü. "Bu da ne böyle!?" "Dişlerini sık, Kali, çünkü bu acıtacak." "Bekle-." BOOOOOOOOOM! Kali dünyasının döndüğünü hissetti. Kali'nin uzaya doğru uçtuğunu gören Victor, bacaklarını bükerek bir anda ortadan kayboldu. Hala sağ kolunu kullanarak Kali'nin arkasında belirdi ve ona yumruk attı. Öksürük. Ağzından altın rengi kan fışkırdı ve Kali aya doğru geri uçtu. Victor devam edebilirdi, ama bunu yaparsa Kali gerçekten ölecekti, bu yüzden ortadan kayboldu ve bulunduğu yere geri döndü. Havada oturup meditasyona başladı. Bir sonraki anda Kali, ayın üzerine düşerek bir krater oluşturdu ve tamamen bilincini kaybetti. "Uyanmasını bekleyelim. Bu arada, alanı kapatıp zamanı yavaşlatayım." Victor, aklından geçenleri aynen yaparken böyle düşündü. ... Rose, Morgana, Scathach ve Haruna, Anna'nın özel balkonunda ay'a, özellikle Victor ve Kali'nin kavgasına bakıyorlardı. "O... Sevgilim... O..." Rose tamamen şok olmuştu. "Henüz büyük usta bile değil, ama büyük ustaların statüsüne rakip olabilecek bir dövüş sanatı yaratmış... O lanet olası bir canavar." Scathach'ın yüzünde kocaman bir gülümseme vardı. "Bunu görmek seni şaşırtmıyor mu, Scathach?" diye sordu Morgana. "Tabii ki şok oldum, ama aynı zamanda çok heyecanlıyım," dedi Scathach. "Bu dövüş sanatlarını ne zaman yarattı? Onu antrenman yaparken görmedim." Haruna en önemli soruyu sordu. Kendi dövüş sanatını yaratan biri olarak, bir şey yaratmanın muazzam bir pratik gerektirdiğini çok iyi anlıyordu. "Victor, geçirdiğimiz 2000 yıllık inzivayı tam olarak değerlendiren tek kişiydi çünkü zamanının çoğunu antrenman ve öğretimle geçirdi. Unutma ki öğretirken usta da bir şeyler öğrenir. Öğrencinin fikirlerini ve düşüncelerini gözlemleyerek gelişmenin nasıl bir his olduğunu çok iyi bilirim." dedi Scathach. Geçmişte bu kadar çok yetenekli kişiyi yetiştirmesinin bir nedeni vardı. Çünkü bu yetenekler ona her zaman bir şeyler öğretmişti. Bunun en mükemmel örneği Victor'un kendisiydi; Scathach, bu kadar güçlü olmadan önce bile, onun fikirlerini ve düşüncelerini gözlemleyerek ilerleme kaydetmişti. "O duyguyu anlayabiliyorum. Valkyrie'leri eğitirken, büyük usta olmanın 'diğer' yüzünü görebildim." Rose konuştu. "Victor'un kendisinden çok daha yaşlı milyarlarca varlığın yaşam deneyimine sahip olduğunu ve Victor'un içinde kız kardeşlerimizin ve iki kızımızın gerçek formlarının bulunduğu 'boşluğu' bildiğini unutma." Anna konuşmaya başladı. "Bu gerçeği, beynimizin çalışma şeklini ve Darling'in dehası ile birleştirirsek, sadece ona hizmet eden bir dövüş sanatı yaratmak kolay bir şey." Orada bulunan kadınlar, Anna'nın sözlerini birkaç dakika sessizce dinlediler. İkinci İmparatoriçe'nin sözlerine ekleyecek hiçbir şeyleri yoktu, söylediği her şey doğruydu. Aynı zamanda, bu düşüncelere dalmışken, Kali'nin dövüşünü ve Victor'un onu nasıl bitirdiğini izlediler. "Her ikimiz de kan ejderhalarının soyundan gelen ejderha tanrıları olsak da, Victor aramızda en anormal olanıdır. O sadece atamız değil, aynı zamanda bir Eldritch Tanrısıdır. Hiçbirimiz onun bu diğer tarafının ne tür bir güce sahip olduğunu tam olarak bilmiyoruz. Sonuçta, kız kardeşim Azathoth'a kıyasla o hala bir çocuk." Açıklamasını bitiren Anna sessizleşti. Orada bulunan kadınlar, Anna'nın sözlerini birkaç dakika sessizce dinlediler. İkinci İmparatoriçe'nin sözlerine ekleyecek hiçbir şeyleri yoktu, söylediği her şey doğruydu. Aynı zamanda, bu düşüncelere kapılırken, Kali'nin dövüşünü ve Victor'un onu nasıl bitirdiğini izlediler. Victor meditasyona başladığında Scathach konuştu. "Bunu öğrenmem gerek." "Usta öğrencisinden, öğrenci de ustasından öğrenir. Sen ona dövüş sanatını öğrettin, o da bu dövüş sanatını alıp tamamen benzersiz bir şey yarattı," dedi Rose. "Sıra sende." "Aynen öyle." Scathach heyecanla gülümsedi. Güçlenmenin ihtimali onu her zaman heyecanlandırırdı. "Ne yazık ki, bu dövüş sanatı benim dövüş stilime uymuyor gibi." Rose iç geçirdi. "Bundan %100 emin olamayız," dedi Haruna. "Onun sözlerini hatırla. Bu dövüş sanatını yaratmak için 'tüm deneyimini' kullandı." "Ve bildiğim kadarıyla Victor çeşitli kılıç dövüş sanatlarında ustadır. Junketsu'yu tam olarak kullanabilecek bir dövüş sanatı yaratacağından eminim." "... Doğru... Sevgilim yarım yamalak iş yapmaz." "Hmm, bu dövüş sanatının adı ne acaba?" [Kan Ejderhası'nın Yedi Sanatı.] Kadınlar, aniden Victor'un sesini duyunca irkildiler. "Victor!?" Victor, önlerinde süzülerek belirdi. "Merhaba." Victor gülümsedi. "Ne...?" Anna aya baktı, sonra tekrar Victor'a döndü. "Nasıl aynı anda iki yerde birden olabiliyorsun?" "Geçmişteki halimin bir hayaletini görüyorsun, tatlım." Victor güldü. "... Geçmiş halin... Oh, yine zamanı manipüle ediyorsun." "Of, yine zaman saçmalıkları. Bazen zamanın karmaşıklığını anlamak gerçekten zor." Haruna homurdandı. Bunun nasıl mümkün olduğu hakkında pek çok sorusu vardı, ama uğraşmadı ve konuyu kapattı. "Dövüş sanatın nasıl işliyor, Victor?" Scathach bu saçmalıklarla uğraşmadı ve doğrudan önemli konulara geçti. Victor, Scathach'ın coşkusunu görünce hafifçe gülümsedi. Scathach, Victor'un duygularını hissedip bakışlarını gördüğünde hafifçe kızardı, ama umursamadı; açıklaması için sabırsızlanıyordu! "Basitçe söylemek gerekirse, dövüş sanatımın 7 seviyesi 3 aşamaya ayrılır. İlk üç aşamada vücudumu silah olarak kullanırım." "Hmm, sana şahsen göstersem daha iyi olur." Victor parmaklarını şıklattı ve bir anda açık bir ovada buldular kendilerini. "İlk üç seviye, çeşitli dövüş sanatlarının bir karışımını kullanarak mükemmel bir yakın dövüş sanatı yaratır." Victor, ağırlık merkezi alçak bir poz aldı. "İlk seviye, yerçekimi kontrolünü eğitir ve her türlü yüzeyde durmayı öğretir." Victor, dövüş sanatları hareketlerini yavaşça yapmaya başladı. Kadınların gözleri onun vücuduna kilitlenmişti ve kendi ustalarıyla antrenman yaparken kendilerini yeniden çocuk gibi hissediyorlardı. .....