Bölüm 496 : Natashia Fulger'ın Deliliği.

Agnes çok şok olmuşken, Fulger Klanı'nda bir olay yaşanıyordu. "Helena, tatlım. Söylesene, oğlumu nereye götürüyorsun?" "Ben-ben..." Helena çok kekeledi; Victoria artık korkutucuydu! Natashia kendini beğenmiş bir şekilde gülümsedi. Kız kardeşinden beklendiği gibi, Fulger ailesinin genleri ağaçtan uzağa düşmemişti! Söylemeye gerek yok, Victoria'nın Helena'ya bakışından oldukça memnundu. Ama bunu bir kenara bırakırsak, bu karışıklığı çözmesi ve sevgili kız kardeşi ile konuşması gerekiyordu. "Helena, git." "Kardeşim, seninle konuşmam lazım." "Hayatta olmaz, gitmiyorsun." "Victoria!" "..." Victoria Natashia'ya baktı ve Natashia'nın ciddi bakışlarını görünce hafifçe çekindi. Bu bakış, Natashia'nın ona her zaman baktığı bakış değildi; bir kontesin astına baktığı bakıştı. "Helena, git." "E-Evet!" Helena hızla odadan çıktı ve kapıyı kapattı. Kapı kapandığında Natashia'nın sesi yumuşadı ve sordu: "Oğlunu bir erkek gibi seviyor musun?" "…Ne?" "Tanrı aşkına, aptal numarası yapma, ne dediğimi duydun, bu imkansız bir şey değil. Kaç tane kadın vampir, ideal bir koca yaratmak için çocuk sahibi olmamıştır? Sayısını bile unuttum!" Ölümsüz bir ırk olarak, onların "normal" kavramı tamamen farklıdır; kadın vampirler, kendilerini asla tam olarak sevmeyecek bir kocayla yetinmek yerine, genellikle bir çocuk yetiştirir ve o çocuğu kendileri için mükemmel bir koca haline getirirler. Benzer bir durum, bir kadın vampir, gelecekte mükemmel kocası olması için bir çocuk vampir evlat edinmesi, ancak çoğu zaman bu çocuğun gerekli "yetenekten" yoksun olmasıdır. Bu, siyasi ve klan açısından kötü bir durumdur. Kadın kendi çocuğuyla evlenirse, soy daha güçlü ve saf kalır ve ayrıca başından beri yarattıkları mükemmel kocaya kavuşmuş olurlar. Bilinmeyen erkeklerden hayal kırıklığına uğramak yerine, mükemmel bir erkek yaratalım! Ve herkes sonsuza kadar mutlu yaşadı! Tipik bir hikaye, Natashia ve Victoria gibi yaşlı kadınların bildiği bir klişe. Bu nedenle Natashia, Victoria'ya aşağılayıcı bir şekilde konuştu. ... İlginç bir gerçek, bu hikaye Victor Nightingale'e ilk geldiğinde Scathach'ın en büyük kızı Siena'ya tavsiye ettiği hikayenin aynısıydı. O zamanlar Scathach insanlardan bahsediyordu, vampirlerden veya kendi çocuğunu yapıp kendi çocuğuyla evlenmekten değil. İnsanların aksine, Nightingale'de vampir çocukları görmek nispeten nadir bir olaydı; uzun ömürlü bir ırk olarak, pek fazla çocukları yoktu. "... Neden sessizsin? Soruma cevap ver!" Victoria içini çekip zor bir ifadeyle konuştu: "Oğlumu öyle sevmiyorum." "O zaman neden ona bu kadar takıntılısın? Bu takıntı, bir annenin kendi çocuğuna duyacağı sevgiden çok daha büyük." "O benim oğlum!" "Biliyorum, peki?" Natashia aynı düz ses tonuyla devam etti. "Bak, bu karmaşık bir durum, tamam mı?" Victoria bu konuyu konuşmak istemediğini belli eden bir ses tonuyla konuştu, ama Natashia bunu açıkça görmezden geldi ve konuşmaya devam etti. "Benim için basitleştir, lütfen; zamanım var." "..." Kız kardeşinin yüzüne bakan Victoria, Natashia'nın bu konuyu bu kadar kolay bırakmayacağını anladı. "Peki ya sen? Çocuğun doğduğunda ne yapacaksın? Onun için endişelenmeyecek misin? Birini sevip seni terk ettiğinde ne yapacaksın?" "…." Natashia, konuyu değiştirmeye çalıştığını görünce gözlerini kısarak baktı. "Konuyu değiştirme." "Soruma cevap ver!" "...Tamam, ama sen de benimkine cevap vereceksin." "... Tamam." "Basit, eğer bir oğlum olursa, onu güçlü ve klanı koruyacak şekilde yetiştireceğim." "Kızım olursa da aynısını yapacağım, ama o gelecekte kocamın karısı olacak." "...." Victoria şok içinde kız kardeşine baktı. "Kendi kızını zorlayacak mısın...?" "Tabii ki hayır. Beni canavar gibi mi görüyorsun?" "..." Victoria hiçbir şey söylemedi, ama ikisi de onun bunu düşündüğünü biliyordu. "Victoria, kardeşim. Ben neyim ben?" "Deli bir kadın mı?" Natashia'nın kafasında bir damar patladı; o deli değildi! Belki biraz... Ama tamamen deli değildi! Nazik bir kadın gibi, kız kardeşini düzeltti: "Ben bir Klan Lideriyim." "Ben bir kontesim." "Ve her şeyden önce, çocukları için en iyisini isteyen bir kadınım." "Çocuklarımı büyütecek ve onları güçlü yapacağım, ama kızım olursa, kızımın kocama katılma olasılığını her zaman açık bırakacağım." "Neden?" "Bunu zaten bilmelisin." "Victor kim lan?" "Cevap ver." "...." Victoria, Victor'u düşündü ve şöyle dedi: "O, tarihteki en genç vampir kontu mu?" "Sadece o değil, iyi bir adamdır. Kızım ve ben ona kalbimizi emanet ettik; gelecekteki karısı veya karıları ne olursa olsun, onun bu yönünün asla değişmeyeceğinden eminim; o değişmeyecek ve Vlad gibi olmayacak." "...." "Kızları için en iyisini isteyen bir anne ve klanımın refahını gözeten bir klan lideri olarak, bir kızım olursa, onun babasıyla bir ilişkiye girmesi için kapım her zaman açık olacak." "Bu davranış, klanımın soyunu güçlendirecek; bu davranış, kızımı koruyacak ve hem duygusal hem de fiziksel güvenliğini sağlayacak." "Kızım benim gibi olmayacak; yanlış ve aceleci kararlar yüzünden acı çekmeyecek ve kalbi bilinmeyen bir adam tarafından kırılmayacak." "..." Victoria, kız kardeşinin söylediklerine karşı sadece mutlak bir şok ifade etti. 'Ve bunu çok önceden planlamış olduğunu düşünmek...' Mantıklı ve objektif bir bakış açısıyla bakıldığında, kız kardeşinin söyledikleri aslında mantıklıydı. 'Bu eylemle, onun da dediği gibi, klanımız her zaman güçlü ve birleşik kalacak ve gelecekte soyumuz çok daha güçlü olacak; sonuçta, Atanın kanı gelecek nesilleri büyük ölçüde güçlendirecek... Ve benim gibi bir başarısızlık o gelecekte belki de hiç doğmayacak. Victoria bunun hiçbir dezavantajı göremiyordu ve başka bir Klan lideri olsaydı, aynı şeyi yapacağını biliyordu. "...Eğitim iyidir; Scathach'ın bakış açısını inkar etmiyorum." "Hmm? Neden bahsediyorsun?" Natashia içini çekip daha iyi açıkladı: "Scathach, eğitimle her şeyin mümkün olduğuna inanıyor ve ben bu görüşü inkar etmiyorum. Ama yetenek olmadan, bu çaba boşa gider." "Scathach, bugünlere yeteneği, iradesi ve tecrübesi sayesinde geldi." "Şans da bir faktördü; sonuçta, insanlığın en hızlı ilerleme kaydettiği dönemi yakaladı." "Herkes onun iradesine, şansına ve yeteneğine sahip olamaz; zaman değişiyor." "Her şey daha tehlikeli hale geliyor." "Ve gelecekteki torunlarımızın bu tehlikeyle başa çıkamayacağı olasılığını ortadan kaldırmamız gerekiyor." "Eğer bir kızım olursa ve bu kızımın da bir kızı olursa, torunumun mümkün olduğunca yetenekli olmasını isterim." Natashia'nın Sasha'nın babasını kaçırmasına neden olan düşünce buydu. Böyle yüksek 'savunma' yeteneğine sahip birini gördüğünde, hemen o adamı kullandı ve bunun sonucu ne oldu? Sasha, yıldırımlara karşı bağışık bir vücutla doğdu; Natashia, klanının gücünün zayıflığını etkili bir şekilde ortadan kaldırdı. "...Yani, sana katılıyorum; haklısın, ama..." "Çocuğun kaderini baştan belirlemek yanlış değil mi?" "...." Natashia gözlerini kısarak: "Sen bunak mı oldun?" "Eh...?" "Ne dediğimi duymadın mı?" "Çocuklarımı güçlü yetiştireceğimi ve kendi babalarıyla gelecekteki ilişkilerine kapıyı açık bırakacağımı söyledim; bu tamamen gelecekteki kızımın nasıl bir kadın olacağına bağlı. Kimseyi zorlamayacağım." "Oh... ama." "Victor bunu kabul edecek mi?" "Şu anda değil, ama gelecekte? Belki. Kimse 2000 yıl yaşayıp aynı kalmaz; zamanın akışı insanı değiştirir." "Şu anki halimiz, 1700 yıl önceki halimizle aynı değil, değil mi kardeşim?" "...." Victoria'nın yüzü karardı ve kız kardeşine tamamen katılarak başını sallamaktan kendini alamadı. ...... Düzenleyen: DaV0 2138, IsUnavailable Romanımdaki karakterlerin illüstrasyonlarını sanatçılara ödeyebilmem için bana destek olmak isterseniz, pa treon sayfamızı ziyaret edin: Pa treon.com/VictorWeismann Daha fazla karakter resmi için: https://discord.gg/4FETZAf Beğendiniz mi? Kütüphanenize ekleyin! Beğendiyseniz, kitabı desteklemek için oy vermeyi unutmayın.