Bölüm 647 : Aşıkların Yaptığı Samimi Şeyler

(Uyarı: Aşağıda hafif müstehcen sahneler bulunmaktadır. Çok açık sahneler yoktur.) Gece yarısından iki saat önce, Lux banyosunu bitirir bitirmez Iris onu yatak odasına sürükledi. Aslında Cai'nin Iris'le yatakta yatabilmesi için kanepede yatmayı planlıyordu. Rahibenin mavi saçlı güzelle biraz zaman geçirmek istediğini bildiği için, ilk geceyi birlikte geçirmelerine izin vermeye karar vermişti. Ancak Iris'in aklında başka şeyler vardı ve Yarı Elf neler olup bittiğini merak etmeye başladı. "Şey, önce bir şeyler giysem iyi olmaz mı?" Iris yatak odasının kapısını açarken Lux sordu. "Cai içeride, değil mi? Onun beni sadece bornozla görmesi uygun olmaz, değil mi?" "Zaten sonra çıkaracaksın, neden giyiniyorsun ki?" Iris, yüzü kıpkırmızı olarak cevap verdi. Lux'u çıplak görmekten utandığı için kızarmamıştı. Sonuçta ikisi birlikte birçok samimi an yaşamış ve birkaç kez sevişmişlerdi. Ancak, başka biri izlerken nişanlısıyla sevişmekten endişe duymadan edemiyordu. Iris, bu onun fikri olduğu için rahatsız görünmemeye çalışıyordu. Madem öyle, sonuna kadar devam etmek zorundaydı. Oda içinde bekleyen Cai de, bundan sonra ne olacağını bildiği için kızarmıştı. "B-Biri bana neler olduğunu söyleyebilir mi?" Lux, iki Bebek Slime'ın odada olmadığını fark edince bir terslik olduğunu hissetti. Iris, Eiko ve Fei Fei'yi Guardian Beasts'lerinin kaldığı yere götürmüş ve ikisinden bu gece onlarla birlikte uyumalarını istemişti. İki Baby Slime, Iris'in diğer Guardian'larını tanımak için çok meraklıydılar, bu yüzden Iris'in düzenlemesine razı oldular. "Biz ikimiz her zamanki gibi sevişececeğiz," diye cevapladı Iris, ciddi bir ifade takınmaya çalışarak. "Cai ise referans olması için kenardan izleyecek." Çağırılan Cai, gergin bir şekilde boğazını temizledi ve Iris'in sözlerini desteklemek için bir şeyler söyledi. "B-Beni görünmez biriymişim gibi davranın," diye kekeledi Cai. "Sessiz olacağıma söz veriyorum. Bu sadece gelecekte referans olması için." Lux, iki kadının sözlerini duyunca ağlamalı mı gülmeli mi bilemedi. Mevcut durumu dikkatlice değerlendirdikten sonra, yarı elf bu planı yapanın Iris'ten başkası olamayacağı sonucuna vardı. Rowan Kabilesi'nin prensesi, sevişme sanatından hiç haberi yoktu, ama nasıl yapıldığını çok merak ediyordu. Iris'in önerisi onun için mükemmeldi, çünkü gelecekte onu nelerin beklediğini öğrenebilecekti. "Şey, benim için sorun değil, ama bu gerçekten uygun mu?" Lux kafasını kaşıdı. "Sorun yok," diye cevapladı Iris. "Bunda yanlış bir şey görmüyorum," diye cevapladı Cai. "Sonuçta ben de senin nişanlısın. Er ya da geç bunu yapmak zorundayız, nasıl yapıldığını öğrenmek hiç bilmemekten iyidir." Lux, onun haklı olduğunu söylemek istedi, ama yine de birinin onu izlerken bu eylemi gerçekleştirmek biraz garip geliyordu. "Merak etme," dedi Iris yumuşak bir sesle Lux'u yatağa çekerken. "Eğer sen başlamak istemiyorsan, ben yaparım." Basit bir çekmeyle, Lux'un alt kısmını örten banyo havlusu yere düştü. Yarı Elf'in vücudu zayıf ve sıkıydı ve Cai onu ilk kez bu kadar açık bir şekilde görüyordu. Yüzündeki kızarıklık daha da koyulaştı. Kalbinde, gördüğü şeyi beğendiğini biliyordu. "Onu çok takma kafana," diye fısıldadı Iris, Lux'u yavaşça yatağa yatırırken. "Gerisini ben hallederim." Utanmasına rağmen, nişanlısını çok özlediği için liderliği üstlenmeye hazırdı. Iris'i de özleyen Lux, artık direnmiyordu ve çok geçmeden kendisini çok seven mavi saçlı güzelliğin öpücüklerine kapılmış buldu. Iris'in dudakları Lux'un dudaklarına çarparken, günlerdir aç kalmış bir kurt gibi ısırarak öpüşen ikilinin öpücük sesleri odada yankılandı. Birkaç dakika sonra Iris geri çekildi ve yüzünde yaramaz bir gülümsemeyle Lux'un üzerine oturdu. Yarı Elf, bu ifadesini çok küstah buldu, bu yüzden ellerini kaldırdı ve geceliğinin ipi çekerek göğüslerini ortaya çıkardı. Lux'un elleri onları okşamaya başladı, parmakları ise dokunuşuna tepki veren sert uçları oynayıp çimdikledi. Bu sahneyi izleyen Cai, daha önce hiç yaşamadığı duyguların yüzeyine çıkmasıyla vücudunun ısındığını hissetti. İnisiyatifi ele almaya karar veren Iris, nişanlısının ellerini göğüslerinden şakacı bir şekilde çekip ayağa kalktı, geceliği vücudundan kayarak Lux'un beline düştü. Iris daha sonra geceliği hafifçe yatağın diğer tarafına tekmeledi. Iris'i uzun süredir görmemiş olan Lux, göğsünün içinde yavaşça uyanmaya başlayan arzuyu hissetti, bu onu sıcak ve tedirgin hissettirdi. Ancak Iris'in inisiyatifi alacağını kabul ettiği için, onun yumuşak ellerinin... Iris, nişanlısının dik ve gururlu bir şekilde duran üyesini okşamaya devam ederken, ikisi bir kez daha derin ve tutkulu bir öpücük paylaştı. Lux'un küçük kardeşini ilk kez gören Cai, en iyi arkadaşının tecrübeli hareketlerini izlerken bilinçsizce yutkundu. Lux'un sağ eli de boş durmuyordu, Iris'in kıvrımlarını nazikçe okşayarak onları yaklaşan an için hazırlıyordu. Sonunda, iki uzun dakika sonra, Iris ana sahnenin zamanının geldiğine karar verdi. Usta hareketlerle Lux'un üzerine oturdu ve penisini içine kaydırdıktan sonra tekrar başını eğip dudaklarını öptü. Daha önce Cai'nin onları izlemesi onu utandırmış olsa da, şimdi onu tamamen unutmuş ve nişanlısını memnun etmek amacıyla kalçalarını düzenli bir ritimle hareket ettirmeye başlamıştı. Lux da akışın etkisiyle kendini kaybetmiş, Rowan Kabilesi'nin rahibesini artık umursamıyor ve Iris'in ritmine uyarak kalçalarını hareket ettiriyor, onu zevkle inlemeye zorluyordu. Birkaç dakika sonra, Lux bir inilti çıkardı ve üstünde bulunan Iris, onun kendisine olan yakıcı aşkının rahminin derinliklerine sızdığını hissederek titredi, içinden eriyip gitti. Tatlı ve uzun bir boşalmanın ardından, mavi saçlı güzellik, nefes nefese kalmış Yarı Elf'in üzerine düştü. Cai, en iyi arkadaşının içinden sızan beyaz bir şey gördü... bu, içinde bir şeyleri harekete geçirdi. Rowan Kabilesi'nin Rahibesi bir şey söylemek üzereyken, Lux hareket etti ve Iris'i nazikçe yatağa yatırdı. Bu sefer üstte olan oydu ve hemen misyoner pozisyonunda ona sevişmeye başladı. Az önce boşalmış olmasına rağmen hala oldukça canlıydı, bu yüzden nişanlısı ilk turun ardından hâlâ kendinden geçmişken bir kez daha yapmaya karar verdi. Kısa süre sonra, odada sadece Iris'in inlemeleri ve etin ete çarpma sesleri yankılanıyordu. Cai kaç dakika geçtiğini ve ikisinin kaç tur seviştiğini bilmiyordu. Tek bildiği, her şey bittikten sonra Lux'un baygın Iris'i prenses taşıma pozisyonunda kaldırıp onu iyice yıkayabilmek için banyoya doğru yürüdüğüydü. Yarı Elf odadan çıktıktan sonra, Cai sonunda kıpırdadı ve bilinçsizce yatağa doğru ilerledi. Lux ve Iris'in sevişmesinin kokusu ve izleri hala yatakta kalmıştı, bu da Cai'nin başını biraz döndürdü. Yine de, Rowan Kabilesi'nin rahibesi merakla elini yatak üzerinde gezdirerek, az önce gördüklerini zihninde tekrar canlandırdı. —----------- "İyi misin?" Lux, altıncı turda bayıldıktan sonra bilincini yeni geri kazanmış mavi saçlı güzele sordu. "Üzgünüm, sonunda biraz sert davrandım." Iris sadece gülümsedi ve sırtını Lux'un göğsüne yaslayarak onun vücudunu dikkatlice temizlemesine izin verdi. Lux'un onu ne kadar özlediğini hareketlerinden hissetti ve bu onu mutlu etti. Vücudunun her yeri temizlendiğinde, Yarı Elf bir öpücük kondurdu ve boynunun arkasına emerek beyaz teninde izini bıraktı. Daha önce de vücuduna benzer izler bırakmıştı ve bunlar sabah olunca yavaşça iyileşecekti. Artık ikisinin de şehvetleri doyuma ulaşmış ve düzgün düşünebiliyorlardı, odada daha önce üçüncü bir kişi olduğunu hatırladılar. "Acaba çok mu ileri gittim?" diye sordu Lux. "Cai böyle bir şey gördükten sonra korkmuş olabilir." "O bir vazo değil, biliyorsun," diye cevapladı Iris. "Yine de ne demek istediğini anlıyorum. Ama artık senin ne kadar dayanıklı olduğunu gördüğüne göre, ikimizle aynı anda sevişebilme yeteneğin konusunda endişelenmesine gerek kalmayacak." "...Cai'nin senden gerçekten hoşlandığını biliyorsun, değil mi? Eğer fırsatını bulursa, sana saldırmama yardım ederdi." "Peki, o günü sabırsızlıkla bekleyeceğim. Eminim ikimiz için de yepyeni bir deneyim olacak." Lux, Iris'in olumlu cevabını duyunca gülmekten kendini alamadı. İkisi de, banyoda keyifle vakit geçirirken, odada kalan güzel bayanın, sevgililerin birlikteyken yaptıkları samimi şeyleri anlamaya başladığından habersizdi.