Bölüm 1253 : Bu küçük hilelerle kazanabileceğini mi sanıyorsun?

"Adamların...? Kim...?" Nux, yüzünde şakacı bir gülümsemeyle sordu. Arcturus ise şaşkınlıkla gözlerini kısarak baktı. Nux bu durumda biraz fazla sakindi, sanki sakladığı bir koz varmış gibi. Ve tam bunu düşünürken, stadyumu çevreleyen 50 İlahi Aşama Ejderhasından 40'ı tekrar insan formuna dönüştü ve Nux'un arkasında durdu. "Ne...?" Arcturus ve stadyumda bulunan herkes şaşkınlıkla gözlerini kırptı, gördüklerine inanamıyordu. Her zaman yüzünde meraklı bir gülümseme olan Ambrosia bile sahneye tamamen inanamayan bir ifadeyle bakıyordu. Nux ise sadece Arcturus'a bakarak, "Hangi adamlardan bahsediyordun, ha? Onlardan mı? Kim bu işten sağ çıkacaklarını söyledi?" diye sordu. Gerçekte, Ejderha Lordu'nun 60 İlahi Aşama Ejderhası vardı, bunlardan biri Vyriana'nın baskısı altında öldürüldü, 10'u normalde Boşluk Hapishanesi'ni koruyordu ve geri kalanı istediklerini yapıyordu. Şu anda, diğerlerinin onun bir astının öldürüldüğünü fark etmemesi ve momentumunu bozmaması için Arcturus, Boşluk Hapishanesi Muhafızlarından birini yanında getirdi. Nux aslında Arcturus'un emrindeki 59 Ejderhanın hepsini köleleştirmek istiyordu, ancak hilesi Boşluk Hapishanesi Muhafızları ve Arcturus'un her zaman birlikte kalan en yakın 10 astı üzerinde işe yaramadı. Onlardan birini Portala çekerse, diğerleri alarma geçecek ve planlarını uygulaması zorlaşacaktı. Sonunda Nux, Arcturus'un toplam astlarından sadece 39'unu köle yapabildi, tabii ki bu, adamlarının yarısından fazlasıydı ve işini halletmek için fazlasıyla yeterliydi. Ejderha Lordu astlarına baktı ve ağır bir ses tonuyla sordu. "Bunun anlamı nedir?" Cevap vermek yerine Ejderhalar sessiz kaldılar ve Nux bu fırsatı değerlendirerek araya girdi: "Ne anlamı? Sadece daha iyi bir lider seçtiler. Yani, kim aptal bir canavarı, en güçlü adamlarını toplayıp, kıtanın her yerini dolaşıp, kendini rezil eden birini ister ki? Bu aptallığın sona ermesi gereken bir zaman vardır. Aslında, sizinle birlikte duranlara bile teklif etmek istiyorum, neden siz de bana katılmıyorsunuz? Yetersiz bir lider için ölmenin bir anlamı yok, değil mi? 31 Elf'i de ekleyince, yanımda 70 İlahi Aşama Kültivatörü var. Bu savaşı kazanmayı düşünmüyorsun, değil mi? Yoksa bu savaşta sana destek olacak bir gücün var mı?" Nux, stadyumda bulunan tüm İlahi Aşama Kültivatörlerine bakarak sordu. Elbette, kimse yardım eli uzatmaya istekli değildi. Nux gizemlerle doluydu, Ejderha Lordu uzun zamandır onun canını istiyordu, ama o burada duruyordu, vücudunda tek bir yara bile yoktu, ona düşman olmak için hiçbir neden yoktu, özellikle de bu durumla hiçbir ilgileri yokken. Ejderha Lordu tek başınaydı. "11'e karşı 70'lik bir savaş, acaba ne kadar heyecanlı olur?" Nux, yüzünde meraklı bir ifadeyle mırıldandı, sözlerinin ardındaki niyet daha açık olamazdı, Ejderhaların güvenini sarsmak ve onları kendi tarafına çekmek istiyordu. Bu piç kurusu savaşta tam bir üstünlüğe sahip olsa bile, hala daha fazlasını hedefliyordu. 'Nefret dolu velet.' Ambrosia içinden homurdanmaktan kendini alamadı. Her şeyi önceden bilen Lyriana'nın aksine, onun hiçbir şeyden haberi olmadığına inanamıyordu. 'O velet her şeyi ona anlatmış ama bana anlatmamış. Bu iş bitsin, onunla mutlaka konuşacağım." Ambrosia, Nux'a bir bakış attı ve gözlerini kısarak baktı. "Hmm?" Nux kaşlarını çattı, nedense vücudunda tüyleri diken diken olmuştu. Sanki kötü bir şey olmak üzereymiş gibi ve tam o anda, "Bu küçük numaralarla kazanabileceğini mi sanıyorsun!?" *BOOOOM* Arcturus, Aura'sı tüm gücüyle patlarken bağırdı. *BOOM* *BOOM* *BOOM* "Aaaaagggghhh!! Koşun! Koşun!" "Ejderha Lordu kontrolünü kaybetti! Koşun!!" Onun yaydığı yoğun baskıdan dolayı stadyum çökmeye başladı. İçeride oturan insanlar paniğe kapıldı, buraya hazırlıklı gelmişlerdi ve çoğu, kötü bir şey olursa kaçacak güce sahip olduklarına inanıyordu, ancak Arcturus'un aurası, kimsenin hayal edebileceğinden çok daha güçlüydü. "O daha da güçlendi." Alaric, yüzünde sert bir ifadeyle yorumladı. Arcturus, son dövüşlerinde bu kadar güçlü değildi. Vampir Kralı, kendini korumak için yeterince güçlü olan Kendi Yasası sayesinde iyi durumdaydı, ancak aynı şey diğer İlahi Aşama Kültivatörleri için söylenemezdi. Arcturus'un yarattığı baskı karşısında, onunla aynı alemde olmalarına rağmen hepsi bacaklarının titrediğini hissedebiliyorlardı. "Eh, onun Ejderha Lordu olmasının bir nedeni var." Nux içinden mırıldandı. Arcturus, şüphesiz, şimdiye kadar gördüğü en güçlü Eksik Kültivatördü ve Nux ondan çok etkilenmişti. Nux, Vampir Kral'ın tam olarak ne kadar güçlü olduğunu bilmiyordu, ancak Alaric'in bile önündeki bu canavarı yenebileceğinden şüpheliydi. Sonuçta, Arcturus'un yaydığı baskıyı etkisiz hale getirmek ve ayakta kalmak için yaklaşık 50 İlahi Aşama Kültivatörünün yardımına ihtiyaç duyuyordu. Nux, kendisi veya eşleri İlahi Aşama Kültivatörlerinin korumasından çıkarsa, bir anda ezileceklerinden emindi. Tek bir adamın etrafında yarattığı kargaşa şaşırtıcıydı, devasa arena çökmüştü, her yer enkazla doluydu, zeminde çatlaklar görünüyordu ve 1000'den fazla uygulayıcı çoktan ölmüştü. Ejderha Lordu sonra Nux'a baktı ve "Bu senin mezarın olacak." dedi. Ağır bir sesle tehdit etti, sesi arenada yankılandı ve birçok kişiyi kontrol edilemez bir korkuya sürükledi. Herkes Ejderha Lordu'nun gerçekten öfkeli olduğunu anlayabilirdi. Arkasında uçan 10 Ejderha, aptalca ikinci düşüncelere kapılmayı bıraktı. Yarısından fazlası onlara ihanet etmişse ne olmuştu? Lordu hala oradaydı, değil mi? Lordlarının gerçekte ne kadar güçlü olduğunu bildikleri halde neden korkacaklardı ki? Bu düşünceyle, son savaşa hazırlandılar. "Ne tesadüf, ben de aynı şeyi söylemek istiyordum." Nux da geri adım atmadı, topladığı sayılara güveniyordu. 70'e 11, özellikle de adamlarına yaşam kaynaklarını kullanmalarını ve hayatlarını tehlikeye atmalarını emredebildiği için, sorun olmamalıydı. Niyetini açıkça belli edince, köleleri öne çıktı. *BOOOOOM* Onların Auraları da patladı. *BOOM* *BOOM* *BOOM* Her yerde giderek daha fazla patlama duyuluyordu, sadece Arena değil, tüm kıta titriyordu ve herkes biliyordu ki, bu böyle devam ederse, Birleşik Kıta ve hatta tüm Yrniel ortadan kalkacaktı. Alaric'in yüzünde ciddi bir ifade belirdi, araya girmek istedi, ancak bunu yapamadan, "Sizler gerçekten cesursunuz." Bir ses duyuldu ve bir anda, "…" Ortaya mutlak bir sessizlik çöktü ve tüm İlahi Aşama Kültivatörleri tüm güçlerini kaybettiler ve herhangi bir direnç gösteremeden yere düştüler. *Adım* *Adım* İnsanlar ayak seslerine doğru döndüklerinde, gözleri iki yeni ama tanıdık yüze takıldı. "Yine buradalar." Alaric gözlerini kısarak içinden mırıldandı. Ayağa kalkmaya çalıştı, ancak vücudunda garip bir güçsüzlük hissediyordu. Durum, Vyriana'nın baskısıyla onları bastırdığı zamankinden farklıydı. O zaman, ezici baskı onları ezip geçecekmiş gibi hissedilmişti, ancak şu anda üzerlerinde herhangi bir baskı hissetmiyorlardı, sanki biri bir düğmeye basmış ve vücutları çalışmayı durdurmuş gibiydi. "Lord Caesar, Leydi Faustina." Hiçbir sorunu olmayan Nux, iki Progenitor'a doğru yürüdü ve başını eğdi. "Senin bir baş belası olduğunu ilk gördüğüm anda anlamıştım, ama bu... Ne halt ediyorsun sen?" Caesar, yüzünde sinirli bir ifadeyle sordu. Vyriana'nın Nux'un yanında belirip, bir şey olursa harekete geçmeye hazır olduğunu da fark etmişti. İki Progenitor birbirlerine bakarak gözleriyle iletişim kurdular. "Önemli bir şey değil, sadece eski bir kinimi ödüyorum." Nux ise gülümseyerek cevap verdi. "Kin mi? Ejderha Lordu'na karşı mı...?" diye sordu Caesar. "O piç kurusu oğlum Vedier'i öldürdü! O Ejderha Kahramanıydı!" diye bağırdı Arcturus, gözleri kan çanağına dönmüştü ama hareket edemiyordu. "Ejderha Kahramanı'nı sen mi öldürdün...?" Caesar gözlerini kısarak baktı. "Ailemi öldürmekle tehdit etti." Nux omuz silkti. "Saçmalık! Sen ve sözde aileniz o portalınızda saklanıyorsunuz! Ailenizi nasıl öldürecekti ki?" Arcturus hemen karşılık verdi. "Ailemi tehdit etmeye cüret etti. Söylediklerini yapmaya gücü yetmiyorsa, bu onu mazur göstermez." Nux umursamadı. "Seni lanet olası piç..." Arcturus bağırmak istedi, ama Caesar elini sallayarak onu susturdu ve "Bu ikinizin arasındaki bir husumet, değil mi? Bu kadar çok insanı karıştırmaya gerek yok, savaşçılar gibi çözün bunu. İkiniz 1'e 1 düelloda savaşacaksınız. Bunun ölüm maçı olup olmayacağı ise size bağlı."