Bölüm 1674 : Ah, ne kadar da güçlüydün~ **

En çok sevdiğin bir yiyecek var mı? Sevdiğin bir şey var mı? Her gün yiyebilmeyi dilediğin bir şey var mı? Asla bıkmadığın bir şey? Vücudunuzun arzuladığı bir şey? Vücudunuzun iyi çalışması için gerçekten ihtiyaç duyduğu bir şey? O yiyeceği birkaç gün tatmazsanız, o yiyeceğin tadı ne kadar lezzetli olur diye hiç düşündünüz mü? Eisheth şu anda bunu yaşıyordu. 100 yıldan fazla bir süre boyunca her türlü zevkten uzak durduktan ve bu süreçte neredeyse kendini öldürmekten sonra, sonunda bunca zamandır direndiği şeyi elde ettiğinde, vücudunun tepkisi beklediğinden çok daha güçlü oldu. *Pah* Nux'un penisi vücuduna girdiğinde, onun penisini o kadar çok arzulayan iç organları, sevinçten titredi. Güçlü bir zevk dalgası tüm vücudunu uyuştururken, şoktan gözleri fal taşı gibi açıldı. Bu, daha önce hiç yaşamadığı derecede bir zevkti. Tek bir itişte bacakları güçsüzleşti, sırtı kavis yaptı ve iç organları Nux'un penisini bir daha asla bırakmak istemiyormuşçasına sıktı. "UUuggghghhhhhh!!!" Nux zevkten inledi. Bir anda vücudu zayıfladı, neredeyse Eisheth'in üzerine düşecekti, ancak sonunda gücünün bir kısmını geri kazanarak dengede kalabildi. Altında titreyen kadına baktı, dudaklarını kanayana kadar ısırmış, nefesi hala düzensiz, yüzü kızarmış ve gözleri kapalıydı. Bu manzara Nux'un hafızasına kazındı. Bir kez daha, ilk tanıştığı Eisheth ile şu anki Eisheth arasındaki fark... çok fazlaydı. Bu, yıllardır hayalini kurduğu bir manzaraydı. Ve... Daha fazlasını görmek istiyordu. Bu nedenle... Devam etti Penisini neredeyse tamamen dışarı çıkacak kadar geri çekerek, Eisheth'in duvarları onu bırakmak istemediği için mümkün olduğunca sıkı bir şekilde kenetlendi ve *Pah* Onu tekrar içeri soktu. "AAaaaannnhhhhhhh!!!" Eisheth yüksek sesle inledi, dudaklarını ısırmak, yaşadığı zevki bastırmasına yardımcı olamadı ve sonunda ağzından yüksek bir inilti çıktı. Kalan tüm gücünü kullanarak kollarını kaldırdı ve gözlerini kapattı, yüzünü gizlemeye çalıştı, bu kraliçe olarak kalan son onurunu kurtarmak için son çabasıydı. Kimsenin onu o halde görmesini istemiyordu. Ancak Nux bundan hiç hoşlanmadı. Eisheth'in utangaç bir şekilde yüzünü saklamaya çalışmasını takdir etse de, ağır nefes alırken göğüslerinin yukarı aşağı hareket etmesi, herhangi bir erkeğin ağzının suyunu akıtacak bir manzaraydı. Sonuçta, Succubus Kraliçesi, erkekleri dizlerinin üzerine çöktürecek kadar baştan çıkarıcı bir vücuda sahipti. Erkekleri yönetmek için yaratılmış günahkar bir vücut. Nux'un sonuna kadar tadını çıkardığı, sevdiği, istediği gibi dokunup oynayabildiği bir vücut. Ancak şu anda, vücuttan çok yüzüyle ilgileniyordu. Eisheth'in elini nazikçe tuttu, parmaklarını birbirine kenetledi, sonra elini yavaşça çekerek güzel yüzünü bir kez daha ortaya çıkardı. Eisheth istese bile direnç gösteremezdi, yavaşça gözlerini açtı ve Nux'un ona yoğun bir şekilde baktığını görünce daha da kızardı ve gözlerini tekrar kapattı. Sanki gözlerini kaparsa bu adam ondan kaybolacakmış gibi. *Ba-dump* *Ba-dump* Kalbi yüksek sesle atmaya başladı, şimdi bile vücudu, maruz kaldığı gerçek dışı düzeydeki zevk nedeniyle her saniye titriyordu. Eisheth, şimdiye kadar kaç tane küçük orgazm yaşadığını bilmiyordu. Evet, iki itme yeterliydi, hayır, ilk itme tüm engellerini yıkmak için fazlasıyla yeterliydi. Vücudu zaten son derece hassastı ve Nux'un penisinin ilk kez içine girdiğini hissettikten sonra, sıvıları fışkırdı. Yatak çarşafları çoktan ıslanmıştı. Ve en kötüsü neydi? Bu sadece başlangıçtı. "Ah, ne kadar da düşmüşsün~" Nux kıkırdadı. Gülümsemesi, Succubus Kraliçesi'nin ne tür bir cehenneme gireceğini gösteriyordu. Bir kez daha, hareket ederse çıkacak noktaya kadar penisini hareket ettirdi, sonra *Pah* "NNnnnnnggghhhhhh!!!" Hepsini birden içeri itti. Eisheth inledi. Ve bu sefer, Nux ona zevke alışması için zaman tanımayı düşünmüyordu. Bu nedenle, Tekrar hareket etti. *Pah* "NNnngngghhhhhhh!!" Sonra tekrar. *Pah* "AAaannnnNnnnnnggghhh!!!" Sonra tekrar, tekrar, tekrar ve tekrar. *Pah* *Pah* *Pah* *Pah* Etin ete çarpma sesleri odanın her yerinde yankılanıyordu ve bu sesler Succubus Kraliçesi'nin inlemeleriyle bastırılıyordu. Dudaklarını ısırarak, dişlerini sıkarak, nefesini tutarak, hatta Mana kullanarak sesini zorlayarak, Eisheth bu yöntemlerin hepsini denedi ve kızgın bir dişi gibi inlememeye çalıştı. Ancak, ne yaparsa yapsın, asla başaramadı. Nux her girdiğinde, daha önce hiç deneyimlemediği şekillerde vücudunun en derin kısımlarına dokunarak zihnini kaplayan dalga dalga zevk, onu, istediği gibi hareket edemediği ve istediği gibi düşünemediği, deli bir kadına dönüştürdü. Vücudu, hissettiği saf cinsel arzularına göre kendi kendine hareket ediyordu. Peki vücudu bu durumda ne yaptı? İnledi. Mümkün olduğunca yüksek sesle inledi. Sanki tüm dünyaya yenilgisini ilan etmek istercesine ve Eisheth'in zihni, Nux'un daha hızlı hareket ettikçe daha yüksek sesle inlediğini fark ettiği anda, vücudu tüm kontrolünü kaybetti ve Eisheth'in mümkün olduğunu bile bilmediği kadar yüksek sesle inledi. Yaşadığı aşırı zevk, Eisheth'in kafasını etkiliyordu. Her itişte kendini kaybediyormuş gibi hissediyordu. Bu korkutucuydu ama ne kadar denerse denesin, vücudu korku hissetmiyordu. Sadece daha fazlasını istiyordu. Bu nedenle "AAaaAAAnnnNnnnnNnGghhhh!!!" İnlemeye devam etti. Bu, Eisheth'in daha önce hiç yaşamadığı bir şeydi, erkeklerin altında inlemelerine, yaşam güçleri ellerinden alınırken zayıf bir şekilde titremelerine alışmıştı. Seks, hayatta kalmak için yaptığı sıkıcı bir aktivite olmalıydı. Daha önce yaptığı tüm seferlerde, Eisheth sıkıntılı ifadesini canlı bir şekilde hatırlayabiliyordu, bu bir angarya gibiydi, yapması gereken bir şeydi ve sonra önceki yaptığı şeye geri dönüyordu. Orgazm hissetmek bile bir görev gibiydi, sırf bir şey hissedebilmek için aptalca bir şekilde içini sürekli doldurmak ve vajinasını zorla sıvı salgılamaya zorlamak, aksi takdirde bu aptalca eylem devam edecekti. Sadece buydu. Succubus Kraliçesi için seksin tanımı buydu. Böyle sabitlenmiş halde, iç organlarının bir penisi sarmalaması, onun hiç çıkmamasını istemesi, tüm vücudunun zevkten titremesi, bir santim bile hareket etmenin imkansız hissettirecek kadar zayıf hissetmesi, içinden durmadan fışkıran bu aşk sıvıları... Tüm bunlar Eisheth'in daha önce hiç deneyimlemediği şeylerdi. Succubus Kraliçesi sonunda kızının söylediklerini anladı, sonunda kızının aklını kaçıran şeyin ne olduğunu anladı. Sonunda anladı... Sevdiği adamla seksin gerçek zevkini tatmanın nasıl bir şey olduğunu. "AAANnnnNNnnnnhhhHhhhhHh!!" Eisheth bir kez daha inledi, vücudu n'inci kez orgazm oldu. "Ugghhhhhh!! Eisheth!!" Nux inledi, Eisheth'in iç organları penisini sarmalarken, hissettiği zevk tavan yaptı. Onun içinde penisini sürmeye devam ederken, onun duvarlarının penisinin şeklini almaya başladığını hissedebiliyordu, penisinin her bir parçasını uyarabilmek için. "Çıtayı biraz daha yükseltelim mi?" Aniden, Nux konuştu. "N-N-Ne?" Eisheth şok olmuştu. Az önce duyduklarına inanmak istemiyordu. Ancak, direnmeden veya neler olduğunu anlamadan önce, Nux bacaklarını tutup yukarı kaldırdı, vajinasını ortaya çıkardı, sonra kraliçenin gözlerine bakıp sırıttı. Eisheth, bundan sonra ne olacağını bilmeden yutkundu. Sonra aniden, Nux bacaklarını hareket ettirip yüzüne kadar getirdi, onu havada kaldırdı ve sonra, *Pah* Nux bir kez daha girdi ve daha önce hiç keşfedilmemiş bölgelere ulaştı. "AaaaaANnnNnNnnNhHhhhhHHhhh!!!" Tüm engelleri aşan Eisheth inledi. *Squirt* *Squirt* *Squirt* Bir kez daha, tek bir itme, sıvının tekrar fışkırmaya başlaması için yeterli oldu. Duvarlar Nux'un penisi etrafında daha da sıkılaştı ve hissettiği zevk birdenbire arttı. "Uggghhhh!!" Zevkten inledi. Ancak bu onu durdurmadı. Yine kalçasını kaldırdı ve *Pah* Aynı hareketi tekrarladı. Ve sonra, tekrar vurma başladı. *Pah* *Pah* *Pah* "NnngghhhH! Nnngghhh!! AAaannnNnnnnhh!!" Eisheth inlemeye devam etti, Nux hızını artırdı, dalga dalga gelen zevk her ikisinin bedenini de sardı ve sonunda Nux bile daha fazla dayanamadı ve "Uggghhhhh!! Eisheth!!!!" Boşaldı. Eisheth'in içini menisiyle doldurarak, onu sonsuza kadar kendine ait olarak işaretledi. *Squirt* *Squirt* *Squirt* "NNnnnngggghhhhhhh!!!!!!" Zaten sınırlarına kadar zorlanmış olan Eisheth de bir kez daha orgazm oldu. Nux güçsüz bir şekilde onun üzerine düştü, bacaklarını bıraktı ve ikisi birbirlerinin üzerine uzanarak ağır ağır nefes aldılar. "Nasıl oldu…?" Nux sordu. "…" Eisheth ise konuşacak kadar yorgundu. Tabii ki, yüzündeki aptalca, kırık bakış Nux'a ihtiyacı olan tüm cevapları verdi. Gülerek biraz daha kalmaya karar verdi, dürüst olmak gerekirse, Eisheth'in günahkar vücudu o kadar büyük bir cazibe oluşturuyordu ki, öylece kolayca ayrılmak imkansızdı. Onun dolgun göğüslerinin göğsüne değmesi, sıcak içini dolduran penisinin hissi, yumuşak, uzun bacaklarının bacaklarıyla kesişmesi... Her anın tadını çıkarıyordu ve bunu mümkün olduğunca uzatmak istiyordu. Kadınına sarılmasını sıkılaştırırken, Nux yavaşça gözlerini kapattı, ama sonra... "Onu odasında görmeyince bir tuhaflık olduğunu anladım. Çok hızlısın, değil mi sevgili kocam? Döndüğün anda anneme asılmak!"