Bölüm 225 : Bu, artık özgür olduğum anlamına mı geliyor?

Şu anda Amaya Skyfall, büyük yatağında gözleri açık bir şekilde yatıyordu ve ifadesinden çok derin bir şey hakkında düşündüğü anlaşılıyordu. "Heeh? Leydi Amaya'nın birini bu kadar çok düşünmesi için, bu şanslı adam kim acaba?" Aniden, Amaya şakacı bir ses duydu ve yatağında oturan bir adam, gözlerinin önünde belirdi. Yüzündeki şaşkın ifadeyi gören Nux gülümsedi, onu daha fazla kızdırmak istedi, ancak "Ne oluyor..." "NUX!" Ancak, daha fazla bir şey söyleyemeden, Amaya olabildiğince hızlı tepki verdi ve ona sıkıca sarıldı, yüzünü göğsüne gömdü. "İyi misin? Bayıldığını duydum, ne oldu?" Sesindeki endişe gün gibi açıktı. Nux kaşlarını çattı ve sordu, "Bunu nereden biliyorsun?" "Allura söyledi," diye cevapladı Amaya. "Öyle mi? İkiniz konuştunuz mu?" "Evet, telepatik bağlantımızı kullandık," diye cevapladı Amaya ve Nux anlayışla başını salladı. Bu iyi bir şeydi. Kızları birbirleriyle iyi geçinmeliydi. Aslında, Allura'nın Amaya ile iletişime geçmek için inisiyatif almasına sevindi. Öğrendiği kadarıyla, Amaya'nın kendisiyle eşit, bir arkadaş gibi konuşabilecek birine ihtiyacı vardı. Tabii ki o da oradaydı, ancak ne kadar kalabalık olursa o kadar iyi olurdu. Bu yüzden kadınlarının Amaya ile konuşup onunla iyi geçinmesini istiyordu. Tabii ki kimseyi zorlayamazdı. Sonuçta kadınları Amaya hakkında pek bir şey bilmiyorlardı. "Bu şu anda önemli değil. Söylesene, yaralandın mı? Nasıl bayıldın? Senin için bir şey yapabilir miyim? Bekle, neden buradasın ki? Şu anda dinlenmen gerekmiyor mu? Benden bir şey isteseydin, Telepathix bağlantısını kullanabilirdin." Nux gülümsedi ve onu sakinleştirmek için başını okşadı. "Merak etme, şimdi tamamen iyiyim." Amaya sonunda başını kaldırdı ve Nux'un yüzünü inceledi. Cilt rengi normal görünüyordu, nefes alışı normaldi ve diğer her şey de normaldi, gerçekten iyi görünüyordu. Rahat bir nefes aldı ve sonra sordu. "Ne oldu? Nasıl oldu da aniden bayıldın?" "Şey, Devouring Mist'i fazla kullandım." Nux patladı. "Devouring Mist...?" Amaya kaşlarını çattı. Nux, Amaya'nın onun vücuduna sahip olduğunu hala bilmediğini fark etti. Elini kaldırdı ve Devouring Mist avucundan sızmaya başladı. "!!!" Bunu gören Amaya'nın gözleri şaşkınlıkla büyüdü. Gözünün önünde olanlara inanamıyordu. "S-Sen de Yutan Sis İblis Fiziğine mi sahipsin?" diye kekeledi. "Daha önce yoktu, seninkini aldım," diye cevapladı Nux. "H-Huh? Bu nasıl mümkün olabilir?" Amaya şaşkınlıkla sordu. Önce seksle kültivasyonun artması, şimdi de bu. Dünya görüşü bir kez daha değişiyordu. "E, seks partnerimle kültivasyonu nasıl paylaştığımı hatırlıyorsun, değil mi?" diye sordu Nux ve Amaya başını salladı. "Yeteneğim bununla sınırlı değil, aynı şeyi Fiziklerle de yapabilirim. Alabilirim, hayır, almak doğru kelime değil, seks yaptığım kadının Fiziksel Yapısını kopyalayabilirim." Nux açıkladı ve Amaya birkaç kez gözlerini kırptı. Bu bilgiyi sindirmesi biraz zaman alacaktı. Bu çok saçma bir şeydi. Böyle saçma bir yetenek nasıl olabilir ki? Şaşkın yüzüne bakan Nux bir şey düşünmeye başladı. Yutan Sis İblisi Fiziği Amaya'ya ait bir şeydi, onun da buna sahip olması Amaya için pek sindirilebilir bir durum olmayabilirdi. "Ben kullanıldım mı?" düşüncesi aklına gelebilir. Nux bunu biliyordu. Ancak yine de gerçeği söylemeye karar verdi. Sonuçta, ne kadar saklarsa, durum o kadar kötüleşecekti. Mümkün olduğunca az sır saklamak her zaman daha iyiydi. Nux, onun ifadelerini gözlemlemeye devam etti ve kısa süre sonra Amaya ağzını açtı. "Bu, artık özgür olduğum anlamına mı geliyor?" Yüzünde boş bir ifadeyle sordu. "Ha?" Nux kaşlarını çattı, onun ne demek istediğini anlamamıştı. "Benim fiziksel özelliklerimi aldın, değil mi?" "Evet." Nux başını salladı. "O zaman bu, Yutan Sis'e karşı bağışıklığın olduğu anlamına mı geliyor?" "Evet, öyleyim," diye itiraf etti Nux. "O zaman artık kendimi tutmam gerekmiyor mu?" Amaya sordu ve boş bakışları parlamaya başladı. "Ha? Ne?" "Yutan Sis'e karşı bağışıklığın varsa, seks yaparken vücudumdaki Sis'in kontrolünü kaybetmem sorun olmaz, değil mi?" "Doğru." "Bu, artık kendimi tutmam gerekmediği anlamına gelmez mi?" Amaya, uçurum gibi siyah gözleri daha da parlak bir şekilde parıldayarak haykırdı. "…" Bu sefer sessiz kalan Nux'du. Endişelendiği şey bu muydu...? "Ne sapık bir adam." Nux güldü. Ancak Amaya, onun sözlerini tamamen görmezden geldi ve ona sarıldı. "Bu çok iyi, bu harika yeteneğe sahip olduğuna sevindim, hehe~" Nux birkaç kez gözlerini kırptı, hala neler olduğunu anlamamıştı, sonunda sadece gülümsedi ve Amaya'nın kafasını okşadı. Aslında, Yutan Sis İblisi Fiziği hakkında daha fazla konuşmak istiyordu, ancak şu anda çok daha önemli bir şey yapması gerektiğini hissetti. "O zaman bunu denemeye ne dersin?" diye mırıldanırken yüzünde şakacı bir gülümseme belirdi. "Hmm?" "Seks yaparken kendimizi tutmadan nasıl hissedeceğimizi denemeye ne dersin?" diye sordu Nux, Amaya'yı yataktan kaldırıp kucağına oturturken. Amaya, Nux'un altın rengi gözlerine bakarken yüzünde küçük bir gülümseme belirdi. Nux dudaklarını kulağına yaklaştırdı ve inanılmaz derecede nazik bir sesle fısıldadı "Henüz banyo yapmadın, değil mi?" Amaya, dünkü banyo seansını hatırlayarak yüzü kızardı ve sonra başını salladı. "Mm." "Ben de banyo yapmadım. Birlikte banyo yapsak nasıl olur?" Nux her zamanki nazik ses tonuyla sordu. Bu ses, onu ölümlüleri istediği şeyi yapmaya ikna eden yakışıklı bir iblis gibi gösteriyordu. Sonra, Amaya tekrar başını sallarken yüzünde hafif bir kızarıklık belirdi. "Mm." Böyle bir teklifi reddetmesi mümkün değildi. Nux'un gülümsemesi genişledi, sonra Amaya'yı bir prenses gibi kucağına aldı ve banyoya doğru yürüdü. Ardından uzun bir banyo seansı başladı.