Bölüm 629 : Seçim.

"Tamam, millet, Biraz meşgulüz, bize biraz kişisel alan tanırsanız çok seviniriz." Nux nazikçe gülümsedi. "…" Nawdren şaşkınlıkla kaşlarını çattı. Böyle bir zamanda ve yerde neyle meşgul olabilirler ki? Konuşmalarını duymuştu, ancak ne hakkında konuştuklarını hiç anlayamıyordu. Nux ve eşlerini tanıyan Astaria, Arvina ve Riona, bu sapık adamın ne demek istediğini anladılar. Astaria iç çekmeden edemedi. Bu sapık adamı bir savaşçı olarak gördüğüne inanamıyordu. Bu geçiş çok... tuhaftı. "Neye bakıyorsun?" Aniden Nux, Astaria'ya dönüp sordu. "Ha?" "Kıskanma. Yakında sen de bize katılacaksın~" Nux yüzünde şakacı bir gülümsemeyle konuştu. "Senin deli..." Astaria karşılık vermek istedi, ancak cümlesini tamamlamadan kendini durdurdu. Bunu gören Nux'un gülümsemesi daha da genişledi. "Fufufu~" Ağızından sapıkça bir kahkaha sızdı. Astaria kızardı. Öğretmeninin yüzünde beliren kırmızı gölgeyi gören Arvina, şaşkınlıkla gözlerini genişletti. "B-B-Burada ne oluyor!? Nux'un öğretmenine asıldığını biliyordu. Onun gibi bir sapık, Astaria gibi bir kadını elbette bırakmayacaktı. Arvina bunu şaşırtıcı bulmadı, ancak öğretmeninin pes etmeyeceğini biliyordu. Bunu yapması imkansız, değil mi? O, dünyadaki en güçlü insandı... '... Arvina'nın ifadesi değişti. Bu sapık piç... Öğretmeninin bile yenemediği birini yendi. Sadece bu da değil, o adamı, ya da canavar adamı köle yaptı. En güçlü insan unvanı... Bu sapık adam şu anda bu unvanın sahibi! Bekle... Astaria gibi bir savaşçı... tabii ki onun gibi biri güçlü olanlardan etkilenir. Buna Nux'un şefkatli ve sevgi dolu kişiliğini de ekleyince... Öğretmeninin... "Hayır, hayır, hayır, hayır! Arvina, ne düşünüyorsun? Öğretmen öyle biri değil! Asla pes etmez! Bu... Bu çok yanlış geliyor! Arvina, zihnini meşgul eden bu gereksiz düşüncelerden kurtulmak için agresif bir şekilde başını salladı. Öğretmeni kaybetmez! Özellikle Nux gibi bir sapık karşısında! Arvina düşüncelerini sağlamlaştırdı, ancak gözleri tekrar Astaria'nın yüzüne düştüğü anda, güveni sarsıldı. "Hmph! Madem bu kadar meşgulsün, ben de gidiyorum! Zaten orduyla ilgilenmem gerekiyor!" Astaria arkasını dönüp uzaklaştı. Ancak aniden geri dönüp Evane'ye baktı. "Gelecekteki meseleleri nasıl ele almak istersiniz, Kraliçe Evane?" Evane ise sadece garip bir şekilde gülümsedi ve "Hepsini sana bırakacağım, Koruyucu Astaria." Tüm sorumluluğu Astaria'ya yükledi ve yüzünde hafif bir kızarıklıkla hızla Nux'un ellerini tuttu. "Bekle..." Nawdren sonunda neler olduğunu anladı. 'Bu sapık piçler...' Kafasında küfür etmekten kendini alamadı. "Ne izliyorsunuz, gidin." Riona Nawdren'e bir bakış attı ve emretti. "Sen... sen de onlara katılacak mısın?" Nawdren yüzünde garip bir ifadeyle sordu. "Neden bahsediyorsun sen? Neden böyle bir şeyi düşüneyim ki? O benim kızımın kocası!" Riona, Nawdren'i azarladı. "A-Ah, bilmiyordum, özür dilerim." Nawdren özür diledi. O da oldukça centilmen biriydi. "Neyse, benimle gel. İşine yarayabilirsin." Riona konuştu, sonra Astaria'yı takip etti ve şöyle dedi "Leydi Astaria, bir şeye ihtiyacınız olursa, bana söyleyin." Astaria başını salladı ve ikisi uzaklaştılar. Tabii ki Nawdren de itaatkar bir şekilde onları takip etti. Şimdi geriye sadece Nux, eşleri ve... Arvina kalmıştı... "..." "…" Nux ve eşleri, yüzlerinde nazik gülümsemelerle Arvina'ya baktılar. "…" Arvina kaybolmuş bir ifadeyle onlara baktı. "…" "…" Nux ve eşleri sabırlı davrandılar. "…" Arvina ne söyleyeceğini bilmiyordu. "Gitmeni istediğimizi biliyorsun, değil mi?" Edda bunu kabul etmiyordu. "…" Arvina Edda'ya baktı, sonra Nux'a baktı. "…" Nux ne diyeceğini bilmiyordu. Zaten burada ne demesi gerekiyordu ki? Arvina'nın neden hala burada durduğunu anlayamıyordu, ama aynı zamanda ona gitmesini de söyleyemiyordu. Tabii ki, hiçbir şey yapmak zorunda değildi. "Kadın, işitme sorunun mu var?" Amaya daha da sert davrandı. Nux'un önüne geçip hareketleri, yavrusunu koruyan bir anne tavuk gibi görünüyordu. Onunla Nux arasındaki boy farkı bu sahneyi daha da komik hale getiriyordu. "A-Ah, özür dilerim, dalgın dalgın düşüncelere dalmıştım." Arvina çabucak kendine geldi ve özür diledi. "Mhm, kaba davrandıysam özür dilerim." Amaya yüzünde küçük bir gülümsemeyle cevap verdi. "Kış kış, çekil oradan" diyen bir gülümseme. Aklında farklı düşüncelerle Arvina uzaklaştı. "Kaba davrandın, Amaya." Nux konuştu. "Garip davranıyordu." Amaya'nın cevabı basitti. " Ember hiçbir şey söylemedi. Arvina onun arkadaşıydı, bu yüzden yorum yapmaktan kaçındı. Thyra'nın zihni zaten farklı düşüncelerle doluydu, o da hiçbir şey söylemedi. "Her neyse, bu işi nasıl halledeceğiz? Bir Tensome mu?" Edda heyecanlı bir ifadeyle sordu. "Hayatta olmaz! Hiçbirinizle paylaşmayacağım! Hepiniz dokuzlu yapın! Ben daha sonra kendi zamanımı yaşayacağım." Amaya'nın cevabı da aynıydı. "Kabul ederdim, ama hepimiz paylaşırken onun teke tek yapmasına izin veremem, bu yüzden ben de yokum." Allura araya girdi. "Aynı." Thyra da başını salladı. Kadınlar tek tek geri çekilmeye başladı ve onlar geri çekilirken Edda'nın ifadesi değişmeye devam etti... Hâlâ hayalini gerçekleştiremiyordu. "Sıraları nasıl belirleyeceğiz?" Felberta ciddi bir ifadeyle sordu. Aniden, tüm kadınlar Nux'a döndüler. "Eh?" Nux'un ifadesi değişti. "Seç." Felberta konuştu. "E-Eh?" Nux kekeledi. Kadınlar ona bakmaya devam etti. Gözlerindeki bakışlar tek bir şeyi haykırıyordu Önce beni seç. Sakin ve sessiz Lane'in yüzünde bile benzer bir ifade vardı. "Hahaha… Haha… ha…" Nux biliyordu. Mahvolmuştu. "!!!" Ancak kısa süre sonra, aklına dahice bir fikir geldi ve "Mükemmel bir çözümüm var." Gülümsedi. "Neymiş o?" "Şimdi koşmaya başlayacağım. Beni ilk yakalayan, birinci olur ve diğer tüm sıralamalar da bu şekilde belirlenir. Tabii ki, takımlar da kurulabilir." Bunu söyleyerek, Nux sadece gülümsedi, hileciyi kullanarak hızını eşlerinden sadece biraz daha hızlı olacak şekilde sınırladı ve sonra Kaçmaya başladı.