Bölüm 813 : Baba Olmaya Hazır Değilim

"Glade neden hala bizim çevremizde? O sana ihanet etti," Falco sonunda onu rahatsız eden soruyu sordu. "Onun için planlarım var. Merak etmeyin, yakında anlayacaksınız," diye yanıtladı Gustav ilgisiz bir şekilde. Falco tekrar konuşmak üzereyken gözleri karardı ve yüzünde siyah dövmeler belirdi. "Bu çok yufka yürekli, onu bizzat parçalara ayırırdım!" Dark Falco seslendi. "Bu yüzden geçmişte ben zayıflamış olmama rağmen bana karşı kaybettin. Sen sadece kas gücün var, beynin yok," diye Gustav alaycı bir şekilde cevap verdi. "Sen... Yeniden maç istiyorum!" Dark Falco acı dolu bir sesle bağırdı. "Kapa çeneni, Gustav ne yaptığını biliyor," Falco aniden kontrolünü geri kazanarak seslendi. Yüzündeki karanlık dövmeler de kayboldu. Dark Falco'nun Gustav'ın sözlerinden duyduğu memnuniyetsizlikten dolayı kontrolü yeniden ele geçirmek için çabaladığını hissedebiliyordu, ancak Falco, Dark Falco'ya Gustav ile savaşma şansı verirse savaşın birkaç saniye içinde biteceğini çok iyi biliyordu. "Kusura bakma," Falco, Dark Falco'nun ani patlaması nedeniyle Gustav'a dedi. "Önemli değil," dedi Gustav, rahatsız olmamış gibi görünüyordu. "Angy'yi özlüyor gibisin," dedi Aildris yanından. "Hmm? Sanırım," dedi Gustav kararsız bir ses tonuyla. "Bu beklenen bir şey, hehe, sonuçta sizler yeni bir çiftsiniz," dedi E.E hafifçe gülerek. "Hey, küçük bir Gustav istemiyorsanız, her zaman korunmayı unutmayın," diye ekledi Teemee. "Küçük bir Gustav mı?" Gustav bir kaşını kaldırarak seslendi. "Angy'yi hamile bırakmak istemiyorsan korunmayı unutma demek istiyor," diye açıkladı Aildris. "Ne...? Hamile mi? Hayır, baba olmaya hazır değilim," dedi Gustav, itiraz eden bir ses tonuyla. "O zaman ikiniz sevişirken korunmayı unutma ya da daha iyisi, sperm hücrelerinin yirmi dört saat boyunca aktif kalmaması için kendine bir wiper enjekte et, böylece hamileliği önleyebilirsin," diye bir kez daha seslendi Teemee. Gustav, Angy ile son kez seks yaptığında korunmadığını hatırlayarak düşünceli bir ifadeyle baktı. "Ya onu hamile bırakmışsam?" diye içinden düşündü Gustav. ("Merak etme, hamile kalmadı... Ben hallettim,") Sistem cevap verdi. "Hallettin mi?" Gustav içinden şaşkın bir ifadeyle sordu. ("Evet, sorun yok,") Sistem onayladı. "Nasıl hallettin?" diye merakla sordu Gustav. ("Detaylar önemli değil... Ama seni kısa bir süreliğine iktidarsız hale getirdiğimi söyleyebilirsin,") Sistem konuşurken kıkırdadı. Gustav; "..." "Beni iktidarsız mı yaptın?" Gustav, sistemin kendi içinde yaşadığını ve tüm deneyimlerine tanık olduğunu unutmuştu. Şimdi, Angy ile yatak odasında meşgulken üçüncü bir kişinin onları izlemesinin ne kadar ürkütücü olduğunu fark etti. Ama iyi tarafı, sistem her zaman bununla ilgilenebileceğinden, herhangi bir koruma kullanmasına gerek kalmayacaktı. Angy'nin şu anda hamile olup olmadığını merak etmesine gerek olmadığını bilmek onu rahatlattı. Bu kadar genç yaşta baba olmak bir felaket olurdu. Diğerleri Gustav'a bu konuda tavsiyelerde bulunmaya devam ettiler ve Teemee bu konuda özellikle bilgiliydi, çünkü Gustav'a kullanabileceği farklı yöntemler önermeye devam etti. "Bu konuda çok fazla bilgin var gibi görünüyor," dedi Falco şüpheli bir bakışla yanından. "Evet, çok fazla şey biliyorsun," diye ekledi E.E. "Deneyimlerinden mi konuşuyorsun?" diye Aildris de lafa karıştı. "*Öksürük öksürük* Ne diyorsunuz siz, ben hala bakirim," dedi Teemee, masum bir ifade takınmaya çalışarak. "Cap," "Saçmalık," "Bu pek inandırıcı gelmedi," E.E, Falco ve Aildris aynı anda seslendiler. "Teemee deneyimlerinden konuşuyor," Ria yanından seslendi. "Hey, aptal, ne diyorsun sen?" Teemee, Ria'yı susturmak için bağırdı. "Öyle görünüyor," E.E. başını sallayarak konuştu. Falco ve Aildris de başlarını sallayarak Teemee'ye anlamlı bir bakış attılar. "Neden hepiniz bana öyle bakıyorsunuz?" diye seslendi Teemee. "Bize yöntemlerini öğretmelisin, neredeyse hiç kızımız yok. Yani, ben ve Falco'nun yok ama Aildris tam anlamıyla bir kız mıknatısı, sadece bundan yararlanmak istemiyor," dedi E.E, avuçlarını ovuşturarak. E.E bunu söylerken, kampın en çekici erkeklerinden biri olarak görüldüğünün farkında değildi. Bunun farkına varmamasının nedeni, sadece bir kıza ilgi duyması ve o kızın da kimseye ilgi duymuyor gibi görünmesiydi. "Ne yöntemi? Ben bakirim, Gustav'a sormalısınız, haremi olan o," dedi Teemee, mantoyu Gustav'a geçirirken. "Evet Lord Gustav, bize yöntemlerini öğret," dedi Falco şakayla karışık bir şekilde yere eğilerek. E.E. Teemee'ye, Falco ise Gustav'a tutunarak onlardan ipuçları vermelerini istedi. "Sizler..." Gece ilerleyen saatlerde herkes odalarına dönüyordu. "Unutmadan, Gustav, önümüzdeki birkaç gün içinde başka bir düello yapacaksın, değil mi?" diye sordu Falco. "Evet, ve bundan iki gün sonra bir tane daha var," diye cevapladı Gustav. Falco, Ria ve Teemee, Gustav'ın duyduğu ilk savaşı kaçırmışlardı ve kampın her yerinde kadetlerin bu konuyu konuştuğunu duymuşlardı. Konuşulanlara bakılırsa, ilginç bir sahneyi kaçırdıklarından emindiler. Çevrelerindeki herkes Gustav'ı liderleri olarak görüyordu, bu yüzden bir sonrakini kaçırmak istemiyorlardı. Her zaman onun ne kadar ileri gittiğini bilmek ve onu daha iyi antrenman yapmak ve daha güçlü, daha hızlı olmak için kendilerini zorlamak için bir motivasyon kaynağı olarak kullanmak istiyorlardı. Her şey söylendi ve yapıldıktan sonra, herkes odalarına gitti. Gustav yatağına otururken "Özel eğitim yarın başlıyor" diye düşündü. Bütün geceyi kan bağına odaklanarak geçirmeyi kararlaştırdı.