Bölüm 1065 : Beni beklettiniz

"Öyleyse anlaştık mı?" diye sordu Luthor, gruba bakarak. "Tehlike ve heyecan unsuru olmalı. Ama fetih veya avlanma gibi şeylerden kaçınacağız ve bir şekilde yarışla bağlantı kuracağız. Bu durumda, yeni keşfedilen Worpal kolonisinin konumu mükemmel olur diye düşünüyorum." "Evet! Bu mükemmel! Neden bunu düşünemedim?" diye haykırdı Z. "Ama bunun için modifiye edilmiş golf arabalarına ihtiyacımız olacak. Normal golf arabaları o kayalık arazide süremez." "Yakınlarda buzlu mağaralar da var. Orası, yarıştan sonra güzel bir yemek için mükemmel bir yer olabilir," diye ekledi Velma. "Daha da iyisi, vardıklarında yemekleri hazır olsun. Ben hallederim." Kısa süre önce öğrendiği yeteneğini kullanarak teleportla uzaklaştı. "Xeon'dan arabaları getireceğim," dedi Z ve koşarak uzaklaştı. "Yola küçük bir sürpriz ekleyeceğim. Heyecanı yüksek tutmak için," dedi Luthor ve uzaklaştı. "Yakınlarda randevumuzu gözetleyecek bilinçli ağaçlar veya kayalar olmadığından emin olacağım," dedi Sandra ve o da koşarak uzaklaştı. "Midnight portalının dağıttığı yeni iletişim cihazlarını size getireceğim. Böylece randevular bittikten sonra birbirinize mesaj gönderebilirsiniz," dedi Anita. Ama kendisi hiçbir yere gitmek yerine, ölümsüz hizmetçilerinden birine bu görevi yapmasını emretti. Son yarım saat içinde tüm grup, Lex'in titizlikle tasarladığı randevuyu yeniden düzenlemişti ve Lex, onların planının aslında daha iyi olabileceğini büyük bir isteksizlikle kabul etti. Ama sadece kendi planından ilham aldığı için! Her ne olursa olsun, planlarını aşağı yukarı tamamlamışlardı. Tüm bu süre boyunca orada olan Geeves, ölçü almakla meşgul olduğu için sohbete pek katkıda bulunmadı ve bunu yapmadığında, canlanıp uzaklaşan takım elbiseleri hakkında söyleniyordu. Hâlâ takım elbiselerin kendisine, onları yaptığı için ödeme yapması gerektiğine inanıyordu, ama şimdilik hiçbirinin parası olmadığı için bu konuda yapabileceği bir şey yoktu. Velma seçiminde gerçekten başarılı olduğu için Lex ve Gerard, Geeves çalışırken orada kaldılar. Gerard'a resmi pantolon, beyaz gömlek ve takım elbise yeleği giydirildi, pantolon ve yelek lacivert renkteydi. Bu kıyafet, şık bir şapka ile birlikte hala inanılmaz derecede resmi görünse de, Gerard'ın hayatında giydiği en gayri resmi kıyafetti. Savaşa giderken bile bundan daha resmi giyinmişti. Lex ise bej renkli pamuklu pantolon, üzerinde Little Blue'nun resmi olan bir tişört ve şık bir yazlık blazer aldı. Ayrıca, randevuya giderken en nazik davranış olmadığı için, onu uzun gösteren illüzyonu kullanmayı bırakmasını tavsiye etti. Mevcut boyunun hatırlatılması Lex'i inlemeye sevk etti. Anladığı kadarıyla, vücudu bir bebek gibi normal bir yaşlanma sürecinden geçiyordu, bu yüzden boyunu geri kazanmak için yıllarca beklemesi gerekecekti. Bu da, yaşlanma sürecinin kültivasyonu nedeniyle yavaşlamadığı durumlarda geçerliydi, aksi takdirde onlarca yıl beklemesi gerekebilirdi. Giyindikten sonra, Harry'yi berber dükkânına kadar eşlik ettiler ve Harry, onların iyi görünmeleri için elinden geleni yaptı. Lex yıllar önce Harry'den ilk kez saçını kestirdiğinden beri Harry'nin becerileri büyük ölçüde gelişmişti ve sadece yirmi dakika saçlarını şekillendirip auralarını ve ruhlarını güçlendirdikten sonra, randevularına hazır hale geldiler. Lex, teknik olarak bunun kendisi için gerçek bir randevu olmadığını biliyor olsa da, biraz gergin hissetmekten kendini alamıyordu. Neyse ki, duygularını mükemmel bir şekilde gizleme konusunda çok deneyimliydi. "Peki, onlarla nerede buluşacağız?" diye sordu Lex, aynada kendine bakarken. Kabul etmek zorundaydı, çok güzel görünüyordu. Belki de berbere daha sık uğramalıydı. "Balıkçı kuyusunun yanında. Randevulara çiçek, çikolata veya başka hediyeler vermenin gelenek olduğunu duydum. Bu hediyelerin ne kadar rastgele olduğunu düşününce, rastgele eşyaları balıkçı kuyusundan çıkarıp birbirimize versek daha ilginç olur diye düşündüm." Bu... kendi çapında şaşırtıcı derecede zekiceydi. Lex, Gerard'a bakarak onu derinlemesine inceledi. Bu gerçekten onun ilk randevusu muydu? Belki de klonlandığı orijinal kişi bir tür Casanova'ydı. Golf arabasına bindiler ve Gerard onları kuyuya kadar sürdü. Lex, bu adamla ilk kez rahat bir sohbet etti ve gerçekten çok şey kaçırdığını fark etti. Gerard ile konuşmak, eğitimli bir akademisyenle konuşmak gibiydi ve soyu, eşyalar aracılığıyla enerjiyi kontrol etmenin benzersiz yollarını ona sağladığı için, enerjiye bakış açısı da oldukça farklıydı. Kapalı alanda dinlenmekten ne kadar keyif alsa da, belki bir dahaki sefere dinlenmek istediğinde bunu hanındaki çalışanlarıyla birlikte yapmalıydı. Her zaman yalnız başına vakit geçirmek zorunda değildi. "Görünüşe göre bizi bekliyorlar," dedi Gerard, golf arabasını çimlerin üzerinde sürerek mükemmel bir park yerine geldi. Lex, Gerard'ın bakışını takip etti ve içinde iki şeytanın bulunduğu başka bir golf arabası gördü! Gerard'ı fark edenlerden biri sevinçle parladı ve hızla arabadan indi, yüksek topuklu, uzun deri çizmeleri ortaya çıktı. Yüksek bel pantolonunun paçaları çizmelere sokulmuştu ve siyah kumaşı bacaklarını sıkıca sararak son derece çekici görünüyordu. Pantolonunun ucuna kadar uzanan beyaz bir tişört giyiyordu ve üzerine deri bir ceket giymişti, ancak fermuarını açık bırakmıştı. Parlak kırmızı saçları at kuyruğu şeklinde toplanmıştı ve koyu kırmızı rujuyla mükemmel bir uyum içindeydi. "Gerard," dedi yumuşak bir sesle, sanki adını dilinde tadıyormuş gibi. "Beni beklettin."